Judas bugüne hitap eder mi?

[pizagor]

Elim Judas'a gidip gidip dönüyor. Hakkında şüpheler taşıyorum...

Benzerlerini onlarca kere okuduğumuz klişe bir western mi yoksa Ken Parker gibi hala kendini keyifle okutan bir hikaye mi? Güncelliğini koruyor mu, yoksa geçerliliğini çoktan yitirmiş mi?

Judas hakkında görüşlerinize ihtiyacım var arkadaşlar...

[hanac]

Yeni çıkan 2 cildi bende henüz almadım.

Yıllardır okumuyorum Judas'ı, ama aklımda kalan sert bir western olduğu idi. Oldukça beğenmiştim.

Hatta aynı dönemin diğer eser Jeriko'ya göre daha çok beğenmiştim.

Tabii yıllar içinde zevkler değişmiştir ama ben koleksiyon için kesin alacağım.

[tommikser]

Ben kendi adıma cevap vereyim.

İlk defa tay yayınlarında okumuştum ve beni o zaman çok etkilemişti.Bu duygular içinde çıkınca hemen aldım.

Bence kıyaslanabilecek çr Tex olabilir.Yalnız burada Tex Judas'a göre oldukça basit kalıyor.Konu olarak Tex'e göre daha sert ve gerçekci.Yediği kurşundan Tex gibi hemen iyileşmiyor.Atmosfer gerçek Western havasında.Ortam geçekten çok iyi.

Konu olarak da çok tutarlı.Sonuçta bir pinkerton ajanı olarak yaşadıkları ve öyküler çok gerçekci.Başka ne diyebilirim bilemiyorum.Karşılaştırılacak birde West olabilir.Ona benziyor.

Ben severek aldım ve okudum ama sen sever misin bilemedim ki şimdi.Senin sevdiğinle tututuğunun bir olduğunu koklayamadım ki.

[BAHADIR]

Westernler geçerliliğini asla yitirmezler...Sonuçta günümüzde geçmiyor ve anlattığı bir tarih var...Judas ise bu westernler'in içinde klişelerden uzak ve farklı olmayı yakalamış başarılı eserlerden bir tanesi...Tex gibi 600 sayı sürmemiş...Bunun için kendini tekrar etmek gibi bir korkusu yok...

Çok daha faklı ve sert hikayelerle devam edebilecekken Mesaglia kardeşlerin maymun iştahına kurban gittiğini düşündüğüm bir seri...Jil 11 sayı, Judas 16 sayı...Farklı yazar ve çizer tayfaları ile gitmiş olsa eminim günümüzde de hala popülaritesini koruyan ve yayınlanan bir eser olabilirdi...

Ayrıca kapaklarından ötürü 16 sayılık Tay edisyonunda da yeri bir başkadır...

Birde sertlik konusunda sevdiğim diğer çizgiroman da Jeriko'dur ama çizgileri bakımından Jeriko bu sertliği pek yansıtmaz...

İçimde tekrardan bir Judas okuma isteği uyandı...Umarım akşama kadar geçmez 

[pearl jam]

Onca yayımlanmamış çizgi roman varken, Türkiye de daha önce yayımlanmış çizgi romanların tekrar basılmasına sıcak bakmadığımı daha önce belirtmiştim.

Ama yeniden basım konusunda bir tane seç deseler herhalde Judas'ı seçerdim. Sert ve gerçekçi bir westerndir Judas. Net olarak hatırlayamasam da sadece 16 sayı sürmesi nedeniyle hikayelerde tekrara düşülmediğini tahmin ediyorum ben de.

[pizagor]

Bu kadar olumlu geri bildirim, itkileniyorum...

Judas'ı aldıracaksınız bu gidişle arkadaşlar...

[s.b]

Mutlaka al oku Özgür Abi. Judas iyidir, hoştur. O da bizim canımız ciğerimizdir.

[aa]

Ben de alıp okumanızı tavsiye ederiim. Kendine has bir tadı vardır....!!

[yalcinerol345]

Elimde Aslan ŞÜKÜR'lü Judas'lar olduğu için Hoz'unkileri almadım.İç kapakları olsaydı yine de alırdım.Buna rağmen Hoz Judas'ları(eski mükemmel kapaklı Judaslar elimde olmasına rağmen)almamak için direniyorum ama her an alabilirim.Kısaca bence Judas günümüze fazlasıyla hitap ediyor.

[darkwood]

Western sevenler için kesinlikle kaçırılmaması gereken bir karakter olduğunu düşünüyorum. Elimde Tay serisi olmasaydı, bu yeni seriyi satın almak için beklemezdim. 

[haysat]

Bencede Judas mükemmel bir seri, 16 sayıda kalması gerçekten kötü olmuş.
Judas gerçekten serttir daha önce yaşadıkları yüzünden (Tay dönemi 5. sayı Judas'ın hayat hikayesi) ölümden korkmaz,hatta ölüm en yakın arkadaşı gibidir.
Okumanızı tavsiye ederim asla pişman olmazsınız.

[pearl jam]

Dostoyevski, Tolstoy artık basılmasın yeni yazarlara şans tanıyın desem ne düşünürsünüz..

O zaman siz de şöyle düşünün: Dostoyevski ve Tolstoy un kitapları piyasada var ama buna rağmen sürekli yeniden Dostoyevski ve Tolstoy basılıyor ancak son dönem edebiyat şahaserleri basılmıyor, hiçbirinden haberimiz yok.. Bunlar yayımlansa istersen dostoyevkiyi 20 kez bas.

Bir diğer önemli konu da Judas la dostoyevski pek birbirini karşılamıyor. Red Kit, Asteriks Zagor, Mister No desen anlarım bunlar zaten klasik ve defalarca basılıyorlar kimse de niye basılıyor demiyor zaten.

[Mister NO]

Arkadaşlar

Bu konudaki fikrimi daha önce de yazmıştım.Uzun uzun tekrarlamayacağım.(Eski yayınlanan serilerin tekrarı)

Judas hakkında şunu söylemek isterim.Judas karakter olarak bir çok yönünü eleştirebileceğim bir kahramandır.Ancak iyi ve sağlam bir çizgi romandır.İtalyan westernleri gibi gerçekçi bir yapısı vardır.Tay yayınlarından çıkan serisi takım olarak mevcut olmasına rağmen HOZ yayınlarının ciltlerini de alıyorum.Bu yayını almak yenileri almama engel olmuyor.Yenilerin BASILMASINA da engel olduğunu sanmıyorum.Burada çizgi roman türü tartışmasına girmek istemiyorum ancak şunu belirtmek istiyorum.Mevcut aldığım eski serilerin hiç biri çıkmasa bile tarzım olmayan yeni kahramanları yeni yayınları sırf bu yüzden takip etmezdim.Bu tamamen bir beğeni ve tercih meselesi.


Son söz:
Judas hiç okumayanlara kesinlikle tavsiye ettiğim bir seridir.

Sanırım HOZ seriyi 4 ciltte tamamlayacak zaten.

[yunusmeyra]

sayfa ve macera yapısını belli sayfa sayısıyla sınırlandırma "kalıbına" uyulmasına rağmen,idealize edilip,romantik bir havaya sokulmamış maceralarıyla,bizim daha küçük yaşlarda "alaskaya" sıçramamıza bir basamak olmuştu..daha büyük abilerin elinde gezen ,bizimde biran önce büyüme arzularımıza "malzeme" teşkil eden bir seri idi..düşünsenize western kahramanı olarak zaten "charles bronson" gibi zor özdeşleşilecek bir tipleme çizmek yetmezmiş gibi bir çok şehri muhafazakar katolik olan bir ülkede ,"isa paygambere"(a.s.) "kalleşlik ettiği 2000 yıldır
anlatılan bir karakterin adını kahraman (belkide anti!) adı seçmek 16 sayı sürmesinde rol oynamışmıdır bilemem ama bayağı antipati toplamıştır..(ülkenizde bir seriye "yezid" dendiğini düşünün,bunun katmerlisi bu ismi verdiğiniz bir seriyi "iran'da" yayınlamak olarak düşünülebilir..)..)ama gelgelelim kendi ve hayatla sürekli kavgalı olan arkadaşımız bize "özdeşleşilecek" bir kahraman ve hikaye yapısı sunmaktan çok "amerika" gibi içsavaşta birbirini yemiş bir ülkede,her türlü gerçek ,kanundışı iş ve insanın fink attığı bir ortamda bize o bunaltıcı ortamıo yaşatır..tanık olursunuz,kızarsınız,bazen tasvip etmezsiniz ama böyle şeyler "büyük ihtimalle yaşanmıştı" derken bulursunuz kendinizi..ve size anlatılan "gerçek" bir psikoloji ve insan öyküsüdür..aslında bu tür 300 sayıda olmaz zaten..çünkü bu tarz bir yaşamı dinlemeyi bile daha fazla kaldıramazsınız..ama unutmayın bu anlatılan da "sizin hikayenizdir!"

[yeryüzü]

arkadaşlar güzel yorumlamışlar.
sert,gerçekçi,aykırı bir karakter ve western hikayeleri,
benim de önerebileceğim bir seri...

[/size]