Teks Klasik Seri - Çizgi Düşler

[labirent]

Ayda 10 TEX çıksın o ay içinde alırım mutlaka.

[nejat hüseyin özal]

TEX çok sıklıkla yayımlansın, hepsini alırım. En güzeli, her serisinin haftada bir yayımlanması.

[pizagor]

Kesinlikle satar. Zaten alanlar belli. Onlarında almayacaklarını zannetmiyorum. Tex serisininin hepsine sahip olmak için ben ayda 2 değil 4 bile alırım.

Bence sorunun net yanıtını sevgili AU4 vermiş. Böyle bir girişime Texsever kitlenin haricindeki çizgiromancı dostlardan destek olur mu sorusunun yanıtı ise bence olumsuz....

[can amca]

Şu anda ne kadar satıyorsa o kadar satar

[çizgidüşler]

Merhaba,

Teks Klasik serinin ayda iki tane çıkmamasının en önemli sebebi çeviri konusu. Teks çevirilerini herkesin alışıp benimsediği Ay Hanım ve Zeynep Hanım'dan başkasına vermek istemiyoruz. Bu ikili şu an bile ayda ortalama 400-500 sayfa arası çeviri yapıyorlar ve zaten kesintisiz çalışıyorlar yayın temposunu aksatmamak için.
Klasik seriyi sıklaştırmak üzerlerindeki çeviri yükünü neredeyse 1,5 katına çıkarmak anlamına geliyor. Bu da kendilerini çok zorlamak demek ve kaliteden kaybetmek ya da bıkmalarına sebep olmak sonucunu doğurabilir. Kendilerinden daha fazlasını istemek her ikisine de haksızlık olacaktır.

Şu an tek hedefimiz yılbaşından beri sağladığımızı düşündüğümüz aylık 2 kitap temposunu aksatmamak. Bunun ötesinde periyodu arttırmamız şu an ne yazık ki teknik olarak mümkün değil.

[BAHADIR]

Arttırmayın zaten... Hatta mümkünse bir 5-10 yıl kitapta basılmasın... Aldıklarımızı bir bitirelim önce... Alamadıklarımızı alalım... Sonra kaldığımız yerden devam ederiz...

Ayda 3-4 tane Teks isteyenler içinde Teks'den başka bir şey okumadıklarını düşünmeye başlıyorum... Normal şartlarda basılan çizgiromanları okumaya vakit zaten kalmıyor...

Ben daha sadece Teks'lerde Oğlakları bitirip Çizgi Düşlere başlayacağım... Önümüzde 3-5 sene içerisinde...

...ki diğer fumettilerde de durum farklı değil... Comics ve Frankofonlar da cabası... Biz manyak mıyız...? Belki de hiç okumaya vaktimiz olmayacak o kadar çizgiromanı raflara diziyoruz... Gerçi rafta kalmadı... İstifliyoruz diyelim artık...

(Bu arada hazır sizi burada yakalamışken hani bizim kartpostallar...)

[caretta]

Teks Klasik Seri'nin ayda 2 orijinal kitap içeren bir cilt olarak çıkacağını çizgidüşler duyurmuştu.
Benim gibi yaşı ilerlemiş Teks tutkunları en erken zamanda 400.sayıya ulaşmayı arzu ederiz. Aslında çok da dert etmiyorum zira Türkiye'de yayınlanmış bütün eski Teks serilerine sahip olduğumdan birkaç macera dışında 400.sayıya kadar tüm külliyat çeşitli yayınevleri tarafından yayınlandı.

Çoğu yetersiz çevirili, kötü baskılı, sıra takip etmeyen baskılar da olsa, yayınlandı. Çizgi Düşler Yayınevi'nin Ay Barka çevirileri ise mükemmel.askı da öyle.n son 248.sayı yayınlandı.00-248=152 sayı. 152 sayı ayda iki adet=76 ay.
Yaklaşık 6.5 yıl. İnşallah yetmişli yaşlarımda 400.sayıyı görürüm. Çeviri için Oğlak Altın Seri'yi çeviren İnci Aslıer de takviye alınabilir. Yine de yayınevine akıl öğretmek,"şöyle yap, böyle yap" demek hiç doğru değil.

Bahadır Bey'in dediği gibi ben sadece Teks ve Zagor okurum. Kartpostalları hatırlattığınız iyi oldu.
Zaten ancak 8-10 tane kaldı yanılmıyorsam.

Orhan Bey, çizgidüşler nickli dostumuz İlker Özer değil. Kim olduğunu ben de bilmiyorum. Gerektiği yerlerde açıklama
yapıyor, uygun gördüğü sorularımıza yanıt veriyor. Bunlar da yeterli.

Yıl sonuna kadar muhtemel yayın listesini paylaştım. Özellikle "Batı'nın Yalnız Adamı" ve "Ölüm Festivali" çok güzel maceralar. Klasik Seri'yi bu kadar özlemle bekleyen okurlardan yorumlar da bekliyorum. Neredeyse sadece ben yazıyor, paylaşıyorum. Paylaştığım listeyi Çizgi Düşler arzu ederse 40.sayıda yayınlayabilir. Benim açımdan hiç sorun yok. Forum yönetimi de uygun görür herhalde. "Yayınlarsak bağlayıcı olur, bir aksaklık olur da sayıları tutturamazsak en çok sen feveran edersin Caretta Bey" derseniz bu başlıkta kalsın. Buradan takip edelim.

Lal Aylık Zagor'a göre Klasik Teks'de çok iyiyiz. Zagor'da İtalya ile olan 51 sayı fark hiç kapanmayacak gibi duruyor.

[AU4]

Ben kendi adıma çok fazla okuyacak bir şey bulamıyorum. Aşağıda yukarı bütün Fumettileri deniyorum ama Tex ve Zagor tadını hiçbirisi vermiyor. Hatta çizgi roman aldığımda en son Zagor ve Tex okuyorum ki tadı damağımda kalsın. O yüzden Bahadır Beyin dediği gibi okunacak bir sürü şey maalesef - en azından bizim gibi ihtiyarlar için - yok. Tabiki Mister No devam etseydi güzel olurdu.
Benim tek istediğim şu 400. sayıya bir an önce ulaşmak. Ama maalesef kısa zamanda olacak gibi durmuyor. Burada da sadece temennilerimizi dile getirebiliyoruz.

[köstebek]

Günün sorusu geliyor: Kolombiya adı nereden geliyor ve bu soru durup dururken niye ortaya atıldı?

[Nemo]

Kristof Kolomb'dan ayak basmasa da oraya.
Teks Kolombiya'da??

[seastar1000]

Kolombiya adı kristof klomb a izafeten verilmesine rağmen klomb o topraklara hiç ayak basmamıstır
Birlesik devletler ve kanada dada bırsuru columbia adlı yerlesım vardır

[köstebek]

Kolombiya adı kristof klomb a izafeten verilmesine rağmen klomb o topraklara hiç ayak basmamıstır
Birlesik devletler ve kanada dada bırsuru columbia adlı yerlesım vardır

İşin garip tarafı yerlilerin o topraklara ne ad verdiğini kimse bilmiyor, en azından ben bilmiyorum. Koskoca kıtanın adı bile Amerigo vespucci'den geliyormuş. Kolombiya taraflarında eskiden inka uygarlığı falan varmış. o zamanlar ne deniyordu o topraklara acaba... Avrupalılar gelip buranın adı şu olsun, oranın adı bu olsun diye karar vermişler... benim ki de sadece bir merak...

[köstebek]

Kristof Kolomb'dan ayak basmasa da oraya.
Teks Kolombiya'da??

Evet Nemo beyciğim. Tex ve oğlu gidiyor... Tam Kolombiya değil aslında, oradan geçip Panama Kanalı inşası işine bir göz atıyorlar. Teks Klasik 41 bugün okudum, aslında yıllar önce de okumuştum ya neyse... Birkaç ay içinde raflarda...

[seastar1000]

İşin garip tarafı yerlilerin o topraklara ne ad verdiğini kimse bilmiyor, en azından ben bilmiyorum. Koskoca kıtanın adı bile Amerigo vespucci'den geliyormuş. Kolombiya taraflarında eskiden inka uygarlığı falan varmış. o zamanlar ne deniyordu o topraklara acaba... Avrupalılar gelip buranın adı şu olsun, oranın adı bu olsun diye karar vermişler... benim ki de sadece bir merak...

Bu mevzu da Eduardo Galeano nun çok güzel kitapları var da şimdi arayıp bulmak zor ama usta o gerçek adlara dokunmuş yazmış

[köstebek]

Bu arada Tex klasik 40 yanına tex magazin'i de alıp kadıköy'de mahallede raflara çıkmış görünüyor. Darısı diğerlerine