Köstebek Bey "Colorado Altınları"adlı macera daha önce ülkemizde yayınlanmadı.201-213 orijinal sayılardan 207-209 "Kartal ve Yıldırım"ile "Great Falls
Misyonu"adlı maceralar 1978yılında İnter Neşriyat tarafından kötü bir baskı ve çeviri ile yayınlanmıştı.203-207 orijinal sayılardaki macera ise yarım kalmıştı.Bu macera ile ilgili geniş bir özet Villa kartlı destekli olarak forumumuzda mevcut.201-213 macera aralığında yer alan 6 maceradan bunlar dışında ötekiler ilk kez yayınlanacaklar.
      Colorado Altınları adlı maceradaki Carson'un verdiği aşırı tepkiyi pek çözemedim.Trenlere karşı olan hoşnutsuzluğunu biliyoruz.Nehirde boğulma
tehlikesi geçirdiği bir macerayı da hatırlamıyorum.Adam tescilli huysuz ve kötümser.Belki de Bonelli onun bu yönlerini öne çıkarmak için bu abartılı
yakıştırmayı yapmıştır.Macerayı okuyunca göreceksiniz.Geçekten azgın nehirde kano ile yapılabilecek oldukça tehlikeli bir yolculuk.Siz maceranın sonunu biliyorsunuz.Haydutlara verilen cezayı da.Carson, bu yüzden zırlamakta pek de haksız değil.

O zaman belki adminimize bir yerlerde çay rüşveti vererek, küçük bir reklam yaptırabiliriz... İtalya'da 1977 Temmuzunda yayımlanmış Colorado Altınları'nı 2015 biterken tam 37, yazıyla OTUZ YEDİ sene sonra okuyabileceğiz...

Çizgi Düşler Klasik Seri 17.sayı da yayınlandı.Bu başlıkta kitap çıkmadan önce bazı şeyler yazmıştım.18.sayıda "Dört Azılı Haydut"adlı kısa Nicolo
çizimi macera sona erecek ve tam 5 kitaba yayılmış olan "Great Falls Misyonu"adlı ,Fusco çizimi mükemmel macera başlayacak.Bu macera ile ilgili
bu başlığın 13.sayfasında geniş bir tanıtım var.Villa kartlarını da tekrar yükleyebiliriz.Zira bu uzun macera tam 6 kartla süslenmiş.
      Bu macera Çetin Karakoç dönemi Süper Teks yayının 1977'de sona ermesi üzerine İnter Neşriyat-Bülent Hazer serisinden 1978 yılında yayınlanmıştı.Macera o zaman yarım kalmıştı.Yani tam 37 yıl sonra bu macerayı ilk kez tam olarak okuyabileceğiz.203-207 sayılarda devam eden bu
macerayı ilgiyle okuyacağınızdan eminim.Fırsatım olursa İnter Neşriyat sayfalarından 1-2 sayfa belki paylaşabilirim.Ay Barka tercümesi ile bu macera
daha da ilginç olacaktır.

çok büyük heyecanla kitaplarımın gelmesini bekliyorum.

Alıntı yapılan: caretta - 18 Aralık, 2015, 11:48:41
Bu macera ile ilgili bu başlığın 13.sayfasında geniş bir tanıtım var.Villa kartlarını da tekrar yükleyebiliriz.

Atila Ağabey 6 resimle birlikte bu bölümdeki bütün resimler yenilenmiştir. Doya doya bakabilirsiniz.

Teks klasik seri 18 elime geldi, bu demektir ki ay başına hazır olacak. Caretta Beyin dediği gibi Kanada yolculuğu var. Okudukça notlar halinde aktarmaya başlarım...

Evet, klasik 18'i okumaya devam.

Efendim, bildiğiniz gibi, atını kaybeden Teks kapağı bir posta arabasına atmış, ardından da bir dinlenme istasyonunda bekleyen haydutlara küçük bir kuş gibi yakalanmıştı. Her neyse işte bu sayıda "İsimsiz Kovboy" adlı bölümle macera bitiyor.

Bu maceradan aklıma takılan şey, Teks'in bir şarkıcı kadına gösterdiği ilgi. Hafif ve dillendirilmeyen bir ilgi aslında, ama bizimki bu konularda ser verip sır vermediği için enteresan geldi... İlgi dediysem, öyle çok büyük bir şey de değil aslında... Kadını dinlemek için bara gidiyor (bu arada daha öncesinde kızdan bir şarkı talebinde de bulunmuştu , bu önemli bir ayrıntı. Baın kapısındaaklından şu düşünceler geçiyor:"İşte bizim şarkıcı kız! Gerçekten hiç fena değil!... İçeri girip yakından izleyelim. Hey, sahneye çıkmış bile. Buradan bakınca afiştekinden daha iyi görünüyor!"...

Bu ayrıntı çok önemli Köstebek Bey.Yanılmıyorsam Teks şarkıcı Glenda'yı haydutlardan kurtarınca genç kadın"dile benden ne dilersen"mealinde
birşeyler söylüyor.Teksimiz de şarkı istiyor!Ah bu dileğin muhatabı ihtiyar Karson olacaktı ki ne isteyeceğini bilsin!

söz bar şarkıcılarından açmışken devam edelim...
Hemen ardından başlayan "Great Falls Görevi" adlı maceranın başında Kanadalı atlı polislerden Jim Brandon, yanında sevimli bir çavuşla beraber bahsi geçen kasabaya geliyorlar ve eğlenceli bir bara giriyorlar...
Barda bir sihirbaz gösteri yapıyor, lakin müşterilerin aklı ondan sonra sahne alacak danscı kızlarda... Tam o sırada bir kovboy ayağa kalkıp bağırıyor: "Ünlü kızları izlemek istiyoruz. Ta Arizona'dan kalkıp buraya sihirbazın bıyıklarını görmeye gelmedim." Bilin bakalım bu kovboy kim?
Neyse adamı karga tulumba sahneden indiriyorlar ... Lilly Bijoux ve Bostonlu Bacılar adlı kızlar sahneye çıkıyor, kızların havaya savrulan jartiyerli bacaklarının eşliğinde aman sabahlar olmasın modunda herkes...

Derken, arkadan bir el, şerifin yanında viskisini yudumlayan Teks'in omzuna dokunur ve şöyle der: "Kutlarım Bay willer! sizi bu günah yuvasında görmek kimin aklına gelirdi." Bizimki basılmanın verdiği sinirle bir zıplayıp arkasına döner ki, Jim Brandon...
öpüşür koklaşırlar, hemen masaya boş bardaklar getirilir. (Gençken hep bunun hayalini kurmuştum. Kadıköy'de bir bara girip de "en iyi viskini getir, şişeyi masaya bırak" diyemeden bu yaşa geldik ya... Neyse)
Hemen ardından Teks, deminki rezaletini kapatmak için Brandon'a günah çıkartır... Kızların sahneye çıkması için bağırdım, ama bu havada sallanan bacakları görmek için değildi falan diye durumu kurtarmaya çalışır. Derken ağzından baklayı çıkartır: "Niyetim sadece o sihirbaz bozuntusunu sahneden indirmekti. Ne zaman frak ve silindir şapkalı birinin sahnede numaralar sergilediğini görsem, aklıma hemen Mefisto adında biri geliyor"...

Bu cümle önemli, çünkü Mefisto'nun Teks'in aklının ta derinliklerine kadar sızdığını gösteriyor...

Alıntı yapılan: caretta - 23 Aralık, 2015, 19:36:37
Bu ayrıntı çok önemli Köstebek Bey.Yanılmıyorsam Teks şarkıcı Glenda'yı haydutlardan kurtarınca genç kadın"dile benden ne dilersen"mealinde
birşeyler söylüyor.Teksimiz de şarkı istiyor!Ah bu dileğin muhatabı ihtiyar Karson olacaktı ki ne isteyeceğini bilsin!

atilla Abi, bu arada bizimki o şarkıyı bile dinleyemeden mekandan çekip gidiyor, bunu da dipnot olarak belirtelim.

Köstebek Bet artık şu 18.sayı çıksın da ağız tadıyla bir Kanada macerası okuyalım.

Alıntı yapılan: caretta - 06 Ocak, 2016, 16:05:47
Köstebek Bet artık şu 18.sayı çıksın da ağız tadıyla bir Kanada macerası okuyalım.

Abi çıkacak da ... patronlar bir "villa kartları" hareketine uğraşıyorlar, o yüzden sallanıyor biraz...

Aman Villa kartları ihmal edilmesin Köstebek Bey.O kartlar sayesinde eski maceaları Teksseverlere anımsatıyorum.

Normalde kaslik seriyi almıyorum sırf Villa kartları verildiği ay hariç

Sevgili Caretta Abi,

İlk defa Teks'te bir asy öne geçtim, çok garip bir duyguymuş. Daha Teks klasik 18. seçkin mağaza raflarında yerini alamadan elime Teks klasik 19 tutuşturuldu. Ben de okuyuverdim tabii...
Yazık ki Kanadalı Asiler macerası yıllar önce yarım kaldığı gibi, Teks 19. da yarım kalıyor; yani henüz maceranın sonunu okuymadım, ama tahmin edebilir seviyeye geldim. Senin de bildiğin gibi mevzu Kanada da geçiyor

Maceranın içinde bir yerde, Teks bir Kanadalı deneyimli ve sevimli bir kürk avcıyla takışıyor. Hafif yumruklaşarak birbirlerine takılıyorlar. Efendime söyleyim, tanışma faslı gelince bizimki adını söylüyor. Avcı da hemen yoksa şu yıllar önce buralarda rüzgar gibi esen Teks Willer mı diye soruyor....
Bahsi geçen bu rüzgar gibi esme hikâyesi de  galiba yine Kanada'da geçen "Uğursuz Haç" macerası (Oğlak altın 122 mi, 123 mü ne; Kuzey Yolunda ...). Demek istediğim şey şu: Basmamıza daha bir aydan fazla var. Bu arada sen de o maceraya tekrar bir dönüp zaman geçirebilirsin abi...