Açıkçası bir seri ile başlayıp onu sürdürmek bir süre sonra beni yoruyor. Bu nedenle bir cilt okuyup başka bir seriye geçiyorum. Ha bir cildi ne kadar sürede okuyorsun diyorsanız o duruma göre değişiyor. bir de iş yerinde ayrı evde ayrı bir çizgi roman okumaya çalışıyorum ki seçenek artsın, ama iştekini okuma sürem neredeyse evdekinin iki katı oluyor. Yine de okumaya devam etmeye çalışıyorum.

Dün yazdigim iletide aksamki voleybol maçi belki keyfimizi yerine getirir yazmistim aynen öyle oldu tebrikler kadinlar şu çölleşen ortamda vaha gibi geldiniz.Var olun!

Vargas tam bir çizgi roman kahramanı. Tüm kızlarımız öyle. Maşallah. Yürekten kutluyorum, gurur duyduk.

    Vakti zamanında demediğimi bırakmadığım, hiçbir nostaljik bağım olmadığı için karalamakta beis görmediğim, çocukken bile okumaya çalıştığımda pek beni sarmamış olan Tommiks'in Hoz külliyatını yıllar evvel tamamlamıştım öyle ya da böyle bir klasik olduğu ve de çizgi roman tabirimize adeta alternatif bir isim babası olduğu için (Tommiks-Teksas olarak) ama okumak için alzheimer olacağım günü bekliyordum.

    Bu denli ukalaca bir katılığa diğer EsseGesse üretimlerinde pek gerek duymuyordum. Tamam, Yıldırım Örer çizimli Kinowa'yı okumuştum ama diğer Kinowa'lar gram çekici gelmemişti. Kaptan Swing'i Aksoy döneminde kendim keşfetmiştim ama birkaç maceradan sonra nasıl tekrara düştüğünü görüp sıkılmıştım. 2000 yazında rahmetli teyzemin sandığından çıkan ve dayımlardan kalma Tay dönemi bir koli dolusu süper cilt ve büyük albüm hazinesinden 10 cilt kadar Teksas okuyup yoklukta ve 13 yaş toleransıyla idare etmiştim. Ne var ki EsseGesse hiçbir zaman favorim olmadı. Yine de Teksas'ın da Hoz dönemi külliyatını tamamlamış, Kaptan Swing'i de Aksoy seti ile yeterli görmüştüm. Bunları ayıla bayıla değil de kafamı gerçekten boşaltmak istediğim, tabiri caizse beton gibi olmak istediğim bir zamanda okumak üzere kenarda tutmaya devam ettim.

    Geçmişte iki kez iş değiştirme sürecim olmuştu dörder yıl arayla. İkisinde de kafayı bulma ihtiyacı hissedip Teksas'a sarılmıştım. Her ne kadar anti-EsseGesse'ci olsam da Teksas'tan ve Swing'ten makul ve naif bir keyif alabiliyordum ama Tommiks'ten epey gıcık kapıyordum. Yıllar önce Leman dergisinde "İki Resim Arasındaki 7 Fark" adlı tek sütunluk bir köşede o hafta Teksas ile Tommiks karşılaştırılmıştı. Sanırım Vedat Özdemiroğlu'nun köşesiydi. Yedi farktan ikisi hatırımda; biri Blek'in Rodi gibi bir yetimi himaye almasına karşılık Tom'un Konyakçı ve Sallaso gibi iki ayyaşı sırtında taşımasıydı. Diğeri de Blek'in uzun saçlarıyla ne denli otorite dışı olmasına rağmen Tom'un ortadan ayrılmış idealize kısa saçlarıyla nasıl otoritenin hizmetinde olduğuydu. Bu köşe de o zamanlar bendeki Tommiks tiksintisinden ötürü pek hoşuma gitmişti.

    Velhasıl, zamanla olgunlaştım. Halen devam ediyor olgunlaşma sürecim ve daha da devam edecek elbette. Bu çizgi romanlara, onların nostaljisini yapan abilerin gözüyle bakmayı öğrendim. Benim nostaljim Zagor'du, Mister No'ydu, Red Kit'ti, Conan'dı, Hızır Bey'di mesela. Ergenlikte Tarkan, Karaoğlan ve diğerleri eklendi birer birer. Benim nostaljik bağım olan bu çizgi romanlardan bazılarının, önerip okuttuğum akranlarıma bir şey ifade etmediğini gördüğümde ilk kez nostaljik bağın ve ilgili zamanda ilgili denk gelişlerin beğeni bazındaki önemini keşfetmiştim yıllar önce. Tamam, halen "Zembla basılsın, Tom Braks cilt çıksın" tarzı söylemlere gülerim 2023 itibariyle ama biraz empati kurarak bu çizgi romanlarla çocukken tanışan ve ilk göz ağrısı olan eski okurların gözüyle bakmaya çalışırım. Önyargı, kibir, beklenti ve benzeri şeyleri rafa kaldırıp ilerlemekte olan yaşın da etkisiyle çeşitlendirdiğim okumalarımda (kapılıp sürüklenme okuması, nostalji okuması, ilgiyle takip etme okuması, rutin destekleme okuması, huzur okuması, kafa rahatlatma okuması, kafa sıfırlama okuması ve saire) yıllar içerisinde EsseGesse'ye de hak ettiği mütevazi kıymeti vermeyi öğrendim.

    Yer darlığından ötürü elimdeki tüm Hoz Comics EsseGesse külliyatı ile Kit Taylor ciltleri (zamanında ona da gülüp geçerdim) kolilerde olduğu için, dönem dönem bir anlığına gelip giden EsseGesse okuma ve kafayı rahatlatma ihtiyacıma binaen 90'lı yıllardaki gazete ilavelerini toplamaya başladım sahaflardan. İlk okuduğum fumettiler Meydan gazetesi ilavesi Zagor / Mesaj fasikülleri ile Milliyet ilavesi Mister No / Pantanal'a Yolculuk idi. EsseGesse'den önce onlarla başladım. Bu maceraları Lal KM ciltlerden okumuş olmama rağmen gazete ilavesi 32 sayfalık cep boy halleri de elimde olsun istedim. Sonra kaçınılmaz olarak EsseGesse'lere kaydım. Madem Hoz külliyatı kolilerde, bari bunları alayım da anlık depreşmelerimde okuyayım, hem yer de kaplamaz diye düşündüm. Milliyet 9 sayılık 32 sayfalık seri, Meydan 7 sayılık 32 sayfalık seri, Sabah 9 sayılık 96 sayfalık seri derken en son yine Milliyet 20 sayılık 64 sayfalık serinin siparişini verdim.

    Bu hafta sonunu Sabah ilavesi 9 sayılık 96 sayfalık seri ile geçirdim. Orijinal birinci sayıdan başlayan ve Hoz'un kronolojik başlangıcıyla da uyumlu olan bu Tay edisyonu 90'lı yıllar ilavelerinden 4 sayı kadar okudum ve 4. sayının başı itibariyle sona eren ilk macera, aynı zamanda baştan sona okuduğum ilk Tommiks maceram oldu. Geçmişte fenalıklar basardı, ilerletemezdim, çocuk yaşımda dahi fazla çocuksu bulurdum ama şimdi değişen zihniyetimle, çeşitlenen beklentilerimle, empati kurabildiğim nostaljik bağlarla, gayet de kavga gürültü çıkarmaksızın makul düzeyde mütevazi bir kafa boşaltma aracı olabileceğini gördüm ve başka bir şeyle bu naifliği kesintiye uğratmak istemedim. Belki bu akşamın kalanında da bir fasikül daha bitirmeye çalışırım. Geçmişte Aksoy'dan yoklukta birkaç sayı okumaya çalıştığım, daha eski edisyonlarına birkaç tesadüf harici hiç bulaşmadığım, Hoz'dan tamamladığımda dahi okumadığım Tommiks'in kafa sıfırlayıcı ve huzur verici tarafını tatmak yine eski gazete ilavelerine nasip olmuş oldu. Bu ilavelerden toplamaya kesinlikle devam edeceğim.

Sayın Ferzan,  Teksas, Tommiks ile ilgili düşüncenizi ne güzel sözlerle dile getirmişsiniz , bu harika yorumunuz için çok çok teşekkür ediyorum. Ellerinize, emeğinize sağlık diyorum.

Ferzan Bey madem ki vakti zamanında gazetelerin verdiği
Tommiks eklerini topluyorsunuz bende olan bu eklerin
bir dökümünü vereyim:1.Tommiks Renkli Akşam Gazetesi
Eki 28 sayı.2.Meydan Gazetesi Tommiks 7 sayı.3.Meydan
Gazetesi'nin 7 sayılık bir başka serisi var.Bu seri
de 7 sayı.2.sıradaki serideki maceralardan ilk ikisi
"Kuzeye Doğru","Manitu'nun Adaleti".3.sıradaki serinin
ilk iki macerası:"Kara Kartal","Kızılderili Tehdidi".
4.Milliyet Yüzbaşı Tommiks 20 sayı.5.Milliyet Tommiks
Lake Kapak 4 sayı.6.Milliyet Yüzbaşı Tommiks 9 sayı.
7.Yüzbaşı Tommiks Sabah'ın Hediyesi 7 kitap.

Ne okuyorum, šu an Kit Taylordan birkaç çizgiroman, bunlar, Çaresizlik dağı ve Čakallar ikilenmiyor, çok ama çok güzel bir macera, Kit Taylor ve Frenki bankaları dinamitlerle soyan bir haydutun peşindeler, izlerni takip ederek Čaresizlik dağı altında bulunan bir kulübeye ulašıyorlar, orada haydutu buluyorlar, o da engerek yılanlarının bile yašayamadıkları o dağa kačıyor, Rangerler de bu dağa gidiyorlar ve bašlarna neler neler gelmez...

Wolverine-Siyah Beyaz Kan
Mutlaka alınıp okunmalı

En son Arka Bahçe etiketli 'Spider-man Film Özel Sayısı'nı okudum yıllar sonra edinip; Tobby Maguire'lı üçlemenin ilk filminin çizgiromanı.

O zamanlar hiç ilgimi çekmemişti ancak tatlı bir nostalji oldu açıkçası.

Diğer filmlerin de çizgiromanları basılmış mıydı?

Alıntı yapılan: pizagor - 15 Eylül, 2023, 11:37:16En son Arka Bahçe etiketli 'Spider-man Film Özel Sayısı'nı okudum yıllar sonra edinip; Tobby Maguire'lı üçlemenin ilk filminin çizgiromanı.

O zamanlar hiç ilgimi çekmemişti ancak tatlı bir nostalji oldu açıkçası.

Diğer filmlerin de çizgiromanları basılmış mıydı?

Spiderman 1 ve 2 basıldı, Daredevil, Hulk basıldı, X-Men 2 basıldı benim bildiklerim.

Vampire düştüm ben.
Dracula okumayı bitirdikten sonra, bir yandan vampir mitleri, anlatıları, Transilvanya kültür ve batıl inançları ile alakalı bir dizi kitap okurken, araya konuya uygun da kimi çizgi romanlar ekledim. Dracula hakkında detaylı bir inceleme yazdıktan sonra, Çizgi Romanlarla ilgili edeceğim iki kelamı da eklerim buraya. Dracula Haftası kapsamında üç çizgi roman okudum şu ana kadar.


Roy Thomas'ın yazdığı, Mike Mignola'nın çizdiği, Bram Stoker's Dracula bunlardan en az sevdiğimdi. Copolla'nın filmini olduğu gibi çizmiş herifler. Çizgi romanda bir filmi alıp olduğu gibi, kare kare aktarmayı hiç sevmiyorum. "Sana ne gerek var lan ahraz herif?" diye sinirleniyorum gördüğüm zaman. Bitiremedim bunu ama gerçekten gereksizdi. Puanını hak etmiyor, kafa göz dalacağım bilahare bu kitaba
https://www.goodreads.com/book/show/42528194-bram-stoker-s-dracula


İkinci kitap "Bram Stoker's Dracula Starring Bela Lugosi" ismiyle çıkmış, Robert Place Napton'ın. Çizerler El Garing ve Kerry Gammill. Bu sabah bitirdim ve rahatlıkla söyleyebilirim ki okuduğum en iyi Dracula Çizgi Roman uyarlaması. Çizimler tam olarak mükemmel değil, halen gözüme çarpan hatalar var ama hayli iyi. Bu kitap hakkında da yazmak istediğimden uzatmıyorum şimdi.
https://www.goodreads.com/book/show/51323303-bram-stoker-s-dracula-starring-bela-lugosi


Dracula Haftası'nın üçüncü çizgi romanı, "Lugosi: The Rise and Fall of Hollywood's Dracula" idi. Sinemada Dracula'ya can veren Bela Lugosi'nin hayatını anlatan kitap, Koren Shadmi'nin eseri (highwayman'den ahtırlayan olur belki. Ben normalde pek hoşlanmam celebrityleribn hayatını panellerle anlatan çizgi romanlardan; ÇR medyumunun ucuz kullanımı olarak görürüm. Bu sefer sevdim. Bir çizgi romandan öğrenebilecek bir şeylerimin olmas düşüncesi sevimli geldi(genelde yoktur) Objektif de bir bakış açısı geliştirmiş Lugosi'ye karşı, şöyle şöyle de pis bir herifti demekten kaçınmıyor, bunu da sevdim. Bazı kısımlarını abartılı buldum ama Lugosinin hayatına daha çok hakim olmam lazım bunu değerlendirmek için. Çizimleri ise maalesef yetersizdi. Buna da bilahare detaylı inceleme yazacağım.
https://www.goodreads.com/book/show/56897698-lugosi


Hepinizin Dracula Haftası kurlu olsun heheh
#DraculaForTheRestOfUs

Titana Saldırı serisinden devam ediyorum, dün gece de 27. cildi okudum. Son birkaç cilttir hikaye, bana göre bir takım  tutarsızlıklarla birlikte, apayrı bir düzleme geçti. Bakalım nasıl toparlanacak?

Bu arada kesinlikle keyifli...

 Bir taraftan Hickman'dan Black Monday Murders, diğer yandan House of X/Powers of X cildini okuyorum.
 Hickman iyi bir yazar ama her kitabında o açıklama sayfaları yok mu? Adamı öldürüyor.

Şu anda hiç bir çizgi romanı okuyamıyorum. Bir süredir böyle.

1- Adam Eterno;
2- Major Easy Italian Campaign;
3- Halo Jones Omnibus;
4- Tex vs Zagor;
5- Joker 80. yıl özel;
6- Tex Willer 6;
7- Batman&Robin;
8- Chainsaw Man 1*2*3.