WandaVision (2021) - Phase 4/Dizi 1

Başlatan dean, 31 Ekim, 2018, 13:08:20

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Nightrain

Dizide çok fazla detay var. Eşeledikçe detay fışkırıyor. Tost makinesi reklamında çok kötü oldum ben.

Söylentiler doğruysa, son 3 bölüm 1'er saat olacakmış. Anlaşılan büyük curcuna yaşanacak.
"Bu yıldızı çok mu istiyorsun Heatie? Al ye o zaman!"

Pulluk

İlk bölümü çok sevdim ancak  2. bölümde yer yer sıkıldığımı itiraf etmeliyim. 3. bölümde bir hareketlilik görmek ümidiyle...
Hayallerine giden yol kutuplardan bile geçse vazgeçme!

dayıcomics


newman


Pulluk

 3.bölümün ilk yarısında yer yer fenalık geçirsem de 2. Yarısında yavaş da olsa bir şeyler öğrenmeye başladık.
Hayallerine giden yol kutuplardan bile geçse vazgeçme!

teks55

(SPOİLER)

[spoiler]Marvel, 5.bölümle birlikte  multiverse yani çoklu evren'e resmi girişi yaptı. (İlk olarak X-Men evreninden Quicksilver/Evan Peters 5.bölümde diziye dahil oldu.)[/spoiler]


teks55

[spoiler] Nightmare veya Mephisto'nun geleceğine dair söylentiler kuvvetleniyor. Ayrıca son bölümde Dr. Strange'in olacağına dair sızıntılar var.[/spoiler]

eyoruk

Strange [spoiler]zaten biliniyor takip edenler tarafından.Yani başından beri beklenmedik gelişme dedikleri şey Strange olamaz.Olmamalı yani.
Sanırım "beklenmedik" dedikleri Agatha ama bu bile biliniyordu.O kadar teoriler havada uçtu ama elde sadece Agahta ile sözde şaşırtıp finalde ise Strange ufak bir sahnesi ile bitirmezler umarım. Çünkü teorilerde bahsettikleri Reed veya Magneto 'nun görünmesi bir ortam yok.Yani içini dolduramazlar 2 bölümde.Daha ortada filmler yok iken bir anda bu kadar önemli karakterleri göstermesinler zaten.Ancak ipucu verebilirler o kadar. [/spoiler]

dayıcomics

fanların teorileri gibi olmayacak o kesin.

rumar80

  Bence karakterlerin kullanımı, senaryonun ilerleyişi ve bağlanışı ile oldukça iyi bir dizi izledik. Bazı beklentiler çıkmadı belki ama Wanda'nın değişimi çok iyidi. Agatha Harkness dizinin kötüsü olarak ilginç bir seçim olmuş. Hele Vision'ın tipinin değişmesi çok güzeldi. MArvel dizi işinde de şu an için başarılı bence.

dayıcomics

Rezalet bir son bölümle bitti. Üstüne Feige'nin lafları tuz biber ekti. Bu kafayla yürümez bu işler.

Vega

Alıntı yapılan: Nightrain - 17 Ocak, 2021, 18:28:02
Dizide çok fazla detay var. Eşeledikçe detay fışkırıyor. Tost makinesi reklamında çok kötü oldum ben.

Stark Industry dışında başka gönderi anlamadım ama kaçırdığım ne var?  :-[
İlk kitabım Yanlış Adam çıktı. Edirne sokaklarında geçen çizgiroman temelleri üzerine kurulu bu romanı almayı unutmayın...

Nightrain

Alıntı yapılan: dayıcomics - 24 Mart, 2021, 17:22:43
Rezalet bir son bölümle bitti. Üstüne Feige'nin lafları tuz biber ekti. Bu kafayla yürümez bu işler.

Sinir krizi geçirdim resmen.
"Bu yıldızı çok mu istiyorsun Heatie? Al ye o zaman!"

dean

Wandavision

Spoiler'lı Eleştiri



  Wandavision finalinin üzerinden 2-3 hafta geçti. Sakin bir kafayla izlediğimiz diziye şöyle bir bakmak istedim. Dizi yayınlanırken dizinin kendi gizem unsuru seyirci özelinde büyük bir heyecana sebep olmuştu. Bu heyecan belki de seyircinin bir kısmının beklentilerini etkiledi. Olumlu olumsuz bir çok yorum yapıldı bu konuda. Şimdi Marvel Studios'nun ilk dizisini hem evren içi hem de evren dışı özellikleriyle inceleyelim.

  Pandemi öncesi 2020 yılında Phase 4'u başlatacak olan proje Black Widow filmiydi. Onu The Falcon and The Winter Solider dizisi ve Eternals filmi takip edecekti. senenin sonunda ise Wandavision yayınlanacaktı. Pandemi yüzünden takvimde değişiklik oldu ve Wandavision ilk Phase 4 projesi olarak karşımıza 2021 yılının ilk ayında çıktı. Avengers: Endgame ve Spider-Man: Far From Home ile Phase 3'yi sonlandırmamızın yanında, bu filmlerle The Infinity Saga'yı da sonlandırmış olduk. Bu bağlamda genel MCU matematiğinin dışında bir proje ile Phase 4'u açmak seyircinin yeni şeyler görmesi açısından çok önemliydi. Wandavision, MCU'nun istediği takdirde farklı hikaye anlatımlarını benimseyebileceğini çok başarılı bir şekilde kanıtladı.



   Dizinin dokuz bölümünü masaya yatırdığımızda ilk 3 bölümün 50'li, 60'lı ve 70'li yıllarda geçen tam manasıyla sit-com bölümleri olduğunu ve geçtiği dönemleri teknik ve hikaye anlatımı açısından benimsediğini görüyoruz. 4'üncü bölüm ise dizinin kendi içerisindeki en kilit noktasını oluşturuyor ve Wanda'nın yarattığı gerçekliğin dışını gösteriyor. Bunu da Endgame sonrası oluşan düzeni tanıtarak yapıyor. 5., 6. ve 7. bölümler ise yine dönem sit-com dizisi anlayışını benimseyerek hibrit modele geçiyor. Hem Wanda'nın gerçekliğini hem de dışarıdaki dünyayı görmeye devam ediyoruz. 8. Bölüm Wanda'nın gerçekliği yaratana kadar başından geçenleri, final bölümünde ise MCU filmi aksiyonuna sahip şekilde hikayenin sonlanışına tanık oluyoruz.

  Dizinin bu matematiğinin anlatmaya çalıştığı hikaye konseptinde harika bir şekilde işlediğini düşünüyorum. Bu hikaye gerçekten film değil olurmuş dedirtti bana izlerken. Özellikle Wanda gibi bir karakter üzerinden bu tarz bir hikaye anlatma fikri de son derece başarılı. Dizi ile seyircinin arasındaki organik bağı kuran en önemli unsurlardan biri elbette Elizabeth Olsen'ın varlığı. Şu ana kadar ki en iyi MCU projesi performansını verdi. Diziyi gerçek anlamda sırtlamış. Paul Bettany ile kimyaları çok uyumlu. Beşinci bölümün finalindeki kavga sahnesi ve elbette sekizinci bölümdeki "But what is grief, if not love persevering ?" sahnesi buna en iyi örnek gösterilecek sahneler.



  İlk bölümler yayınlanırken iki Avenger'dan sit-com dizisi mi yapmışlar eleştirilerinin gerçeği yansıtmayacağı ve bu bölümlerin hikaye anlamında bir yere hizmet edeceği belliydi. Dizi ilerledikçe sit-com kısımlarının Wanda'nın psikolojisi açısından ne derece önemli yer tuttuğu anlaşıldı. Amaç sit-com değildi. Sit-com araçtı. Zaten dış dünyaya gittiğimiz zaman seyircinin bu tepkilerini Darcy'nin ağzından duymuştuk. Dizi burada yine çok akıllıca davranarak Darcy ile seyirciyi tepkisel anlamda yan yana konumlandırdı. Seyirci verdiği tüm tepkilerinin Darcy ile aynı olduğunu gördü. Burada dizi metacinema özelliklerini kullanmaya başlıyor ve tam manasıyla izleyicisini avcunun içine alıyor. Bu da bizi dizinin en tartışmalı karakterine götürüyor. Yani Quicksilver.

  Öncelikle şunu belirtmemiz gerekiyor. Disney'in Fox satın alımı gerçekleşince Marvel Studios'un başındaki Kevin Feige net şekilde "Biz 5 yıllık planımızı yaptık. X-Men ve Fantastic Four karakterlerini evrene sokmak için acele etmeyeceğiz ve planlarımızı bozmayacağız." açıklamasını yapmıştı. O yüzden Evan Peters'ı görünce MCU ile Fox evreni ile birleşiyor, Michael Fassbender Magneto olarak görünecek, James McAvoy diziye girecek gibi beklentilerin gerçekle ilişkisi hiçbir zaman olmadı. Metacinema demiştim ya işte tam bu noktada dizi Evan Peters'ı kullanarak hem dizi içerisinde karakter olan Wanda'nın aklını karıştırıyor, hem de seyirci olarak bizim aklımızı karıştırıyor. Üstelik Darcy bombayı "Pietro'yu re-cast etti" diyerek patlatıyor.



  Seyirci olarak bazen heyecanımıza yenik düşebiliyoruz. Devasa olaylar görmek, evrenleri birleştirmek, sevdiğimiz oyuncuların evrende daha sık görünmesi gibi. Lakin elimizdeki ürünün ana hikayesine baktığımızda Wanda'nın bütün yaşadıklarının ardından çektiği acıyı ve yas tutma sürecini görüyoruz. 8. bölümün duygusal ağırlığı hiçbir MCU yapımında daha önce hissedilmemişti. Evan Peters'ın hangi evrenden olması değil. Asıl değerli olan ana karakterin yas tuttuğu bir dizide 8. bölüm ve 9. bölümün sonundaki duygusal derinlik. İşte hikaye bazında o derinliğe inerseniz başarılı olursunuz, o duyguyu seyirciye verirseniz başarılı olursunuz. Doctor Strange'n cameo yapmasıyla değil. Hakeza after credits sahnesinde Doctor Strange filmine net şekilde bağlanıyoruz.

  Tekrar dizinin hikayesine dönersek bu dizi ile hayatımıza giren karakterlerden en önemlileri Wanda'nın ikizleri Billy ve Tommy. Çizgi romanlarda Wiccan ve Speed olarak anılan ikili Young Avengers ekibinin de üyeleri halini alıyorlar. İkizleri Doctor Strange in The Mutiverse of Madness filminde de göreceğiz büyük ihtimalle. MCU'nun önümüzdeki film ve dizileri çeşitli Young Avengers üyelerini barındıracak.(WandaVision-Wiccan ve Speed, The Falcon and The Winter Soldier-Patriot, Doctor Strange in The Multiverse of Madness-America Chavez, Ant-Man and The Wasp: Quantumania-Stature vb.) O yüzden MCU'nun sıradaki büyük takımının Young Avengers olacağını düşünüyorum.



  Dizinin villain'ı Agatha Harkness'ın Agnes olduğu aslında belliydi. Beni en şaşırtmayan twist o oldu. Burada artık karakterin nasıl işlendiği önemli oluyor. Karakterin genel olarak başarılı olduğunu düşünüyorum. Bende Agatha'nın başkasına çalışıyor olduğunu öğreneceğimizi düşünmüştüm diziyi izlerken. Ama dizinin sonunda nasıl ki Wanda kendi ayaklarının üzerinde sağlam bir şekilde durduysa sırf ona ait ve başkasının maşası olmayan bir villain yaratmak daha mantıklı gelmeye başladı.

  Monica Rambeau yine çok önemli bir karakter. Özellike Captain Marvel ile olan bağları düşünülürse. Dizi aynı zamanda onun origin hikayesi şeklinde işliyor. Güçlerinin kazanması güzel şekilde anlatıldı. Ama tabi ki güçlerinin nasıl işlediği, matematiğinin ne olduğu henüz anlatılmadı. Karakter asıl haline Captain Marvel 2 filminde gelecek. Diziden anladığımız Carol ile bazı problemlerinin olduğu. Muhtemelen dünya'dan gitmesinden ve annesini yalnız bırakmasından ötürü bir rahatsızlığı var. İkili arasındaki ilişki bu temellerin üzerine inşa edilecektir. Karakteri Secret Invasion dizisinde de kullanacaklarını düşünüyorum.



  Dizinin bize sunduğu en önemli kavram ise Darkhold. Bu kitap Marvel evreninin en büyük karanlık kitaplarından biri. Bu noktada çizgi romanlara bakmamız gerekiyor. Marvel evreninde Demiurge isimli bir varlık var. Bu varlık Dünya biyosferinde bulunan tam manasıyla bedeni olmayan duygu ve düşünceye sahip bir yaşam formu. Marvel'ın önemli kozmik varlıklarından biri. Demiurge Dünya'da Elder Gods denilen bir ırk yaratıyor. Bunlar çok uzun sürede Dünya'da kalıyorlar ve kendi üstün güçleri ile Dünya'yı yönetiyorlar. Chthon, Gaea, Hyppus, Isuus, Oshtur ve Set. Wandavision özelinde bizi ilgilendiren Elder God ise Chthon.

  Chthon, Dünya'daki bilinen ilk Chaos Magic kullanıcısı. Bu sayede binlerce yıl Dünya'da hüküm sürüyor. Aynı zamanda kara büyünün bütün derinliklerine iniyor. Bildiği her şeyi parşömen haline getiriyor. Bu parşömenler daha sonra kitaplaştırılıyor. İşte bu kitaba Darkhold deniyor. Darkhold, Marvel evrenindeki Vampir, kurtadam vb. tüm gecenin yaratıkları diyebileceğimiz varlıkların ana kaynağı. Blade ve Moon Knight yapımları gelirken Darkhold'unda evrene girmesi tesadüf olmasa gerek.

  Dizinin Darkhold'u evrene getirmesi, Wanda'nın bu kitabı okuyarak kara büyüyü öğrenmesi ve ikizlerin sesinden sonra harekete geçmesi direktman Doctor Strange in The Multiverse of Madness'ın ana konusunu oluşturacak gibi. Bunların ötesinde tematik anlamda Marvel'ın ana hikayeleri muazzam işlediğini düşünüyorum. Şöyle bir örnek vermem lazım. Thanos düzen kavramını temsil ediyordu. Thanos evreni düzene sokmayı kafaya takmıştı. Eline fırsat geçtiğinde ve kendi istediği düzeni sağladığında (The Snap) yok olanlardan biri de Wanda idi. The Blip gerçekleştiğinde ve kaybolanlar geri geldiğinde ise Wanda'nın kaos kavramını serbest bıraktığını gördük. Yani Marvel evreninin Thanos üzerinden anlattığı ana hikayelerden biri düzen kavramıyken şimdi tam zıttı kaos kavramına geçiyoruz. Gerçekte son derece şiirsel bir anlatım tercihi.



  S.W.OR.D. organizasyonundan bahsetmeden yazıyı tamamlamamak lazım. Çizgi romanlarda açılımı Sentient World Observation and Response Department. Dizi de "World" kısmı "Weapon" olarak değiştirilmiş. Böylece White Vision'a da yer açılmış. S.W.O.R.D. çizgi romanlarda Dünya dışı tehditlere odaklanan bir organizasyon. X-Men ile de hayli bağlantılı. The Peak denilen ve Dünya'nın yörüngesine konumlandırılmış üsleri var. Bilinen en önemli direktörleri de Abigail Brand. Şu an için S.W.O.R.D.'u MCU'ya uyarlama adına yapılan değişiklikler fena durmuyor. Ama zamanla çizgi romandakine daha yaklaşacağını düşünüyorum. Captain Marvel 2 ve Secret Invasion yapımları bize daha net bir S.W.O.R.D. profili çizecektir.

  Genel olarak hem dizi anlamında, hem de evrene kattıkları anlamında çok başarılı bir iş izlediğimizi düşünüyorum Wandavision ile. Marvel Studios ilk dizi projesi ile Marvel Cinematic Universe'ü geliştirmek adına çok çok önemli bir eklenti yaptı. Diziler sayesinde çok farklı hikayeler anlatma potansiyeli açıldı. Bu konudaki asıl fikirlerimi The Falcon and The Winter Soldier bittiği zaman paylaşacağım.
 
8.5/10 

ZGeralt

SPOİLER !!!!!!!!!

Alıntı Yapİlk bölümler yayınlanırken iki Avenger'dan sit-com dizisi mi yapmışlar eleştirilerinin gerçeği yansıtmayacağı ve bu bölümlerin hikaye anlamında bir yere hizmet edeceği belliydi. Dizi ilerledikçe sit-com kısımlarının Wanda'nın psikolojisi açısından ne derece önemli yer tuttuğu anlaşıldı. Amaç sit-com değildi. Sit-com araçtı. Zaten dış dünyaya gittiğimiz zaman seyircinin bu tepkilerini Darcy'nin ağzından duymuştuk

Bunu farklı şekilde nasıl anladılar ben şaşırdım, zamanında Geekmahal'de yazmıştım sanırım, bu olay tamamen Wanda'nın psikolojisi ile alakalı, 50-60'lar hatta genel olarak Amerikan sitcomlarının naifliği ile Wanda'nın psikolojisinin bir bağı olduğu çok açıktı. Zihnimde canlanan sitcom dizileri izleyerek büyüdüğü, ailesi ile bağlantılı olduğuydu mesela, tam olarak da bunu gördük. Benim sıkıntım ise fikrin güzelliği ile ilgili değil, 3 bölüm bu fikir için çok uzun geldi bana. Parodi gibi işlendiğinden ben daha ilk bölümün sonunda ok, anladım durumu, devam et artık dedim içimden :) Bir de o kanalizasyon kapağı sahnesinde hemen geri sardırmasaydı mesela, o zaman zihnimde acaba yanılıyor muyum, acaba Wanda'nın kontrolünde değil mi bütün olanlar diye düşünecektim, ona bile fırsat vermemesi canımı sıktı çok fazla.
Alıntı Yap
  Öncelikle şunu belirtmemiz gerekiyor. Disney'in Fox satın alımı gerçekleşince Marvel Studios'un başındaki Kevin Feige net şekilde "Biz 5 yıllık planımızı yaptık. X-Men ve Fantastic Four karakterlerini evrene sokmak için acele etmeyeceğiz ve planlarımızı bozmayacağız." açıklamasını yapmıştı. O yüzden Evan Peters'ı görünce MCU ile Fox evreni ile birleşiyor, Michael Fassbender Magneto olarak görünecek, James McAvoy diziye girecek gibi beklentilerin gerçekle ilişkisi hiçbir zaman olmadı. Metacinema demiştim ya işte tam bu noktada dizi Evan Peters'ı kullanarak hem dizi içerisinde karakter olan Wanda'nın aklını karıştırıyor, hem de seyirci olarak bizim aklımızı karıştırıyor. Üstelik Darcy bombayı "Pietro'yu re-cast etti" diyerek patlatıyor

Bu kararın hikayede hemen hemen hiç bir elle tutulur noktaya temas etmediğini düşünüyorum, haftalık yayınlanan bir dizi için " pazarlama" görevi gördüğünü düşünüyorum. İnsanlara "teori üretecek" malzeme verdiler. Diziye katkısı olduğunu düşünmüyorum.

Alıntı YapHakeza after credits sahnesinde Doctor Strange filmine net şekilde bağlanıyoruz.

En başından beri Doctor Strange filmi ve evrendeki pozisyonu benim MCU adına en sevdiğim şeylerden biri. Bu yüzden bu diziyi bu şekilde bağlamalarını bekliyordum, bence çok da güzel oldu. Madem diziye bu kadar bütçe ayrılıyor, bu "büyü evreni" bolca işlenir ve çoktan sıradanlaştığını düşündüğüm superhero filmi anlatısını renklendirebilir.

Ben MCU'yu zaten bir dizi evreni gibi görüyordum, Endgame benim için bir dizinin sezon finali gibiydi. Film olarak hiç bir zaman çok fazla sevemedim bu evreni, format olarak diziye çok daha uygun olduğunu düşünüyorum ama tabi ki gişedeki müthiş başarıyı bırakacak halleri yok ben böyle düşünüyorum diye :) Yeni çağın gerçeklerinden olan streaming servislerinin ön plana daha da çıkması sebebiyle MCU veya benzeri "dev evrenleri" dizi formatında, uzun uzun, hakkını vererek işlenmesini daha çok isterim. Wanda benden geçer not aldı ama dean kadar beğenmedim, ben 7/10 veririm mesela :)