Çizgi Roman Piyasası ve Sorunları

Başlatan tommikser, 09 Ağustos, 2010, 12:15:09

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

poe

Alıntı yapılan: Mister NO - 09 Aralık, 2012, 21:14:57
1970'li yıllarda GırGır dergisi 1,000,000 (yazı ile birmilyon) satışa ulaşmıştı. Bu hesaba göre 100,000 satan çizgi roman çok da şehir efsanesi olmayabilir.  :)

O yıllarda nicelik vardı günümüzde ise nitelik.  ;)

belki şu başlık milyon konusundaki şehir efsanesini de irdelemenizi sağlar... gerçekten milyon mu sattı gırgır?

http://www.birgun.net/book_index.php?news_code=1208930552&year=2008&month=04&day=23

kısaca burda atıfta bulunduğum Levent Cantek'in yazısından  şurası

Alıntı YapGırgır'ın dünyanın en çok satan üçüncü mizah dergisi olduğu iddia edilir. Birkaç kez yazdım, elbette mesnetsiz bir iddia; tipik bir bulvar gazetesi haberi, "Mehmet, Helga'yı mest etti" manşeti veya "İşte bu Türklerin ayak sesleri" sloganından zerre farkı yok . Gırgır çok satıyor, haber olsun isteniyor, soğuk savaşın iki süper gücünün iki çoksatar mizah dergisi alınıyor ve yanlarına, üçüncü olarak Gırgır ekleniyor. Ne o tarihlerde ne de bugün mizah dergilerinin nerde - ne zaman - ne kadar sattığını gösteren bir istatistik yok. Fransa, İtalya, Japonya gibi çizginin endüstri olduğu ülkeler hiç hesap edilmediği gibi Amerika ya da Sovyetler'de ikinci bir mizah dergisinin "kaç satabileceği" sorgulanmıyor. Gırgır üreticileri böylesi bir haberin derginin yayıncısı eliyle-gazetesinde üretildiğini biliyorlar ama nedense bu "dünya" vurgusu hoşlarına gidiyor, kasten susuyorlar. Kürüz ise ifrata kaçmakta beis görmüyor, Gırgır'ın 1979-1980 yıllarında 1 milyon sattığını yazıyor (s.57). Basın tarihimizde herhangi bir sayısı 1 milyon basılmış dergi olduğunu sanmıyorum.

alan ford

  Okusunda sadece manga okusun. Ben de sadece fumetti ve Conan okuyordum bir zamanlar. Şimdi Fumettileri salladım biraz ( geri döneceğim ama) , Conan'a devam ama trilyon tane (abartı odu biraz idare ediverin ) farklı çizgi roman da okuyorum. Her halükarda bir yerden başlamak lazım.
kaçmayı denemek bir tutsağın görevidir

Mister NO

GırGır 1 milyon bastı mı basmadı mı Levent Cantek de emin değil. Sadece basılmadığını SANIYOR.

O yıllarda(1980'lerde) GırGır'ın 1 milyon değilse de 500,000 satışa ulaştığı biliniyor. Dağıtım firmalarından alınan sayılar 1980'lerin ortalarında yayınlanıyordu. O dönemlerde Hürriyet Gazetesi'nin 1,5 milyon sattığı da biliniyor. Günümüzde 400-450 bin civarında.
Gazetelerin toplam tirajı ise 5,5- 6 milyon civarındaydı. Günümüzde bu sayı 900,000 satan (çoğu abone olduğu için kesin sayısı belli olmayan) Zaman gazetesi ayrı tutulursa 3,800,000 civarında.

40-45 milyondan 70-75 milyon insana çıkan nüfus ve her şekilde düşen tirajlar söz konusu.

O zaman koşullar daha farklıydı. Bir çok nedenden dolayı gazete,dergi,çizgi roman basım ve satım rakamları yüksekti.

Çizgi romanların 100,000 değil de 50,000 satması bugünün rakamlarına bakınca neyi değiştirir?

Ben dahil mahallemizdeki bütün arkadaşlarımız çizgi roman alır, okur ve takas yapardı. "Sen de çizgi roman var mı?" diye sormazdık. "Sende hangi çizgi romanlar var?" diye sorardık birbirimize.

burcuner

Pizagor'un yazısını bugün akşam okudum ve ben de bu yazıda katılmadığım noktaları yazmaya karar verdim.

Öncelikle 500 basılan çizgi romanların genelde fumetti olduğunu düşünüyorum. Diğer çizgi romanlar genel olarak 1500-2000 adet basılıyor bildiğim kadarıyla. Okuyucunun fiyattan şikayet etmesini anlamakla beraber, fiyat karşılaştırması yapıldığında ucuz bir zevk olmadığını kabul ediyorum da ülkemizde ne ucuz ki? Özellikle hâlâ daha yayınevlerinin bu çizgi romanlardan çok para kazandığının düşünülmesini anlayamıyorum. Her seferinde yayınevleri okuru sömürerek ceplerini dolduran kötü, şeytani kurumlar gibi gösteriliyor. Ülkede bu kadar büyük yayınevi varken onların çizgi roman işine girmemesinin bir sebebi olduğu düşünülmüyor mu? Çünkü bu işten çok para kazanılmıyor. Daha önce de piyasa koşulları bu forumda çok konuşuldu, ben bir okur olarak durumdan çok memnunum. Evet, ucuz değiller. Ama yayınevlerinin çok büyük kısmı bu işi sevdikleri için yapıyorlar. Az sayıda basılıp pahalı olması, serinin yarım kalmasından iyidir diye düşünüyorum. O çizgi romana o değeri veren parayı verir ve alır, o kadar etmeyeceğini düşünüyorsa da vermez. Ben okur olarak bazı fumettileri pahalı buluyorum ama Ken Parker'ın beş lira daha pahalı olmasını ve düzenli çıkmasını tercih ederim. Bu benim tercihim. Her insan bir mala kafasında bir değer biçer ve malın fiyatının o değere çok uzak olması durumunda da almaz. Tabii ki herkes çok daha ucuz olmasını ister, ben de istiyorum, daha ucuz olsa daha çok çizgi roman alabilirim. Ama ucuz olup 7-8 çeşit olmasındansa şimdiki gibi olmasını tercih ederim. Beğendiğimi alırım.
Bir de pizagor'un çıkarımlarını forumlardaki sonuçlara bağlamasını saçma bulduğumu söylemeliyim. Evet, forumlar çok önemli. Çizgi roman severler burada düşüncelerini paylaşıyorlar, güzel sohbetler oluyor, güzel oluşumlar, çıkarımlar yapılıyor ama çizgi roman severlerin büyük kısmı forumlara girmiyor. Sadece çizgi romanını okuyor. Forumdakilerin çizgi roman sevdasından şüphem yok, hatta bu forumdaki üyelerin ortalama çizgi roman okuyucusundan daha fazla çizgi romana sevdalı olduğunu, sorunlarını daha çok tartıştığını, daha iyi bir çizgi roman piyasası için neler yapılması gerektiği hakkında kafa patlattığını biliyorum. Ama bazen bütün çizgi roman okurları forumlardaymış gibi düşünülüyor. Özellikle bayan okuyucular forumlarda neredeyse hiç yer almıyorlar ve aslında büyük bir bayan çizgi roman okur kitlesi var(günün şartlarına oranla, sayısal anlamda değil ne yazık ki).

Manga konusunda pizagor'a bir anlamda katılıyorum. Manga severler mangaya çok sadıklar ama daha önce Pearl Jam'in de yazdığı gibi yüzde onu başka şeyler de okumaya başlarsa bu şimdiki çizgi roman piyasasına büyük bir katkı demek olur. Gençlerin deli gibi manga okuduğunu da söylemeliyim. Sonuçta çizgi romanın bence milleti olmaz :) Okunsun, çıksın da ne olursa olsun.

Ama ben Altın Çağı olduğunu düşünmüyorum, daha bence bu işin başındayız ve bence daha da güzel günler bizleri bekliyor okurlar olarak. Çeşidin daha da artacağına inanıyorum, bence her geçen gün çizgi roman okuru artıyor, nereye kadar artar bilmiyorum ama piyasadaki bütün yayınevlerine, hepsinin çıkardığı şeyleri sevmesem de okumasam da, teşekkür ediyorum. En azından bize okuyabileceğimiz çizgi romanlar sunuyorlar.

poe

Alıntı yapılan: Mister NO - 09 Aralık, 2012, 23:21:19

Günümüzde bu sayı 900,000 satan (çoğu abone olduğu için kesin sayısı belli olmayan) Zaman gazetesi ayrı tutulursa 3,800,000 civarında.


zaman gazetesi abonesi olmasanızda kapıya bırakılıyor. benim kapıma yıllarca bırakıldı.
ben size söyleyeyim posta gazetesi hariç söylenen hiç bir tiraja inanmayın. 100 bin basman yüzbin sattığın anlamına gelmez. 5 sene önce milli gazete 1 milyon gazete satacağız dedi. kendi matbaalarında o gazeteyi basmak için 3 gün uğraştılar (milsan diye bir matbaaları var ama planlamazsan 1 milyon gazete basamazsın :) sonrada sokakta dağıttılar gazeteleri. ben sadece ağaç katliamı olarak bakıyorum milli gazetenin o gün yaptığına ve hergün daha beterini zaman yapıyor.
gırgır 1 milyon satmak için kaç tane bastı acaba? 1980 şartları ile kaç günde basıldı? milliyet çocuk-tercüman çocuk gibi dergiler 100 bini geçti. biliyorum. nerden biliyorum: tercüman gazetesi uçak hediye edeceğim dediği zaman (kupon ve çekilişle tek motorlu bir uçaktan bahsediliyor) 1 milyon sattı. o zamanlar tercüman çocuk dergisini ek olarak veriyordu diye hatırlıyorum. türkiye çocuk da bir ara epeyce bir süre 100 binin üzerinde sattı. ama mesela tommiks kaç sayı ki yüzbini aşsın ve orada kalsın? 15 günde bir basılıyordu diye hatırlıyorum. kaç basıyordu ki 100 bin satabildi? yok mu o günlerde tay yada ceylana yakın olan birileri?

DAMPYR

Gırgır dergisi söylenen rakama gerçekten ulaştı arkadaşlar.Dünyanın satan mizah dergileri arasında 3.sıraya yerleştiği günlerde yabacı bir gazetede Gıgır dergisini öven bir makele bile yayınlanmıştı.... 8) ::) :D

Gambit

100,000 her hafta duzenli satilmamistir belki ama her bir kac sayinin o kadar sattigina inanirim.

70 li yillari gectim, 80 li yillarin sonunda, Burdur un 3-4 bin nufuslu kucuk ilcesi Karamanli'da bayram gezmelerine gittigimden biliyorum, her gittigim 3 evden birisinde mutlaka bir cizgi roman olurdu. Gordon, Conan, teksas, tommiks, zembla ve tarzan en cok hatirladiklarimdi.

Cok ama anlatilamayacak kadar cok guzel gunlerdir. O zamanlar gittigimiz evdeki dergileri karistirmak, inanilmaz bir mutluluktu.

O kadar kucuk nufuslu bir ilceye bile bu kadar girmisse zamaninda cizgi romanlar, eminim 100,000 satmistir diye dusunuyorum

poe

Alıntı yapılan: Gambit - 10 Aralık, 2012, 13:45:57
70 li yillari gectim, 80 li yillarin sonunda, Burdur un 3-4 bin nufuslu kucuk ilcesi Karamanli'da bayram gezmelerine gittigimden biliyorum, her gittigim 3 evden birisinde mutlaka bir cizgi roman olurdu. Gordon, Conan, teksas, tommiks, zembla ve tarzan en cok hatirladiklarimdi.
şaka bir yana bu hikayelerden 10 tane bulsam pizagor'un ve burç'un yazılarını da ekler çizgi romanın altın çağı diye gölge'de özel dosya yaparım.
bu şekilde de epeyce kişiye dert anlatabiliriz.
bizim eve de tüm o kitaplar 2 defa girdi, önce biriktirdik annem bize kızıp sobada yaktı, sonra sahaftan aldık bi süre sonra onlar da yandı şimdi evlendim barklandım, evde odun sobası olmadığı için kendimi şanslı hissediyorum :)

DAMPYR

Alıntı yapılan: poe - 10 Aralık, 2012, 15:08:15
şaka bir yana bu hikayelerden 10 tane bulsam pizagor'un ve burç'un yazılarını da ekler çizgi romanın altın çağı diye gölge'de özel dosya yaparım.
bu şekilde de epeyce kişiye dert anlatabiliriz.
bizim eve de tüm o kitaplar 2 defa girdi, önce biriktirdik annem bize kızıp sobada yaktı, sonra sahaftan aldık bi süre sonra onlar da yandı şimdi evlendim barklandım, evde odun sobası olmadığı için kendimi şanslı hissediyorum :)
Demekki eve odun sobası almak çizgi romanlara zararlı.almamak lazım.... ;D ;D ;D

pizagor

Öne sürdüğüm görüşlere elbette dileyen katılır, dileyen katılmaz, sonuçta elimde fenerle mutlak gerçeğe ulaştım diyerek sokaklarda dolaşmıyorum ama bir dostumuz çıkıp ta bunu saçma buluyorum diye bir laf sarfediyorsa sorarım o kişiye, 'öyleyse bu işin doğrusu nedir, çizgiroman okur sayısı nedir' sorularını. Ve cevaben de karşımdakinin bence şu kadar, bu kadar yanıyıtla birlikte bir tarafından sallamadağını gösteren bir veri, bir yaklaşım, bir metodoloji beklerim. Bunlar olmadan telaffuz edilen rakamların bir kıymeti yoktur bana göre... Burç dostumuzla ismen tanışmasak da yakın dönemde birkaç kez uğradığım Arka Bahçe çizgiromanevinde konuşmuşluğum vardır. Bende yarattığı izlenimle son derece zıt kullandığı bu üslup. Ama bir sonraki görüşümde ben o saçma yazının sahibiyim deyip kendimi tanıtacağım  :)

Forumlardaki sonuçlara bağlanır mı dostum, elbette bağlanır. Eloğlu doğru metodolojiyle 3000 kişiyle anket yapıp 45 milyonun seçim sonucunu %0,5 sapmayla veriyor. Ülkenin geleceğini belirleyen bir seçimin anketi için her 15000 kişiden örneklem olarak bir kişi almak, inanılmaz bir oran değil mi! Buna nazaran baktığımda forumdaki 54 kişinin benim hesabıma göre 1200 (ya da  bir başkasının 5000 – 10000 – 50000 tahmini olsun, hiç farketmez) okur sayısına göre oldukça büyük bir oran olduğu açık. Örneklem olarak seçilen grup ne kadar genişlerse sapma o kadar azalır, o kadar doğruya yaklaşılır. Yeter ki doğru örneklem alınsın, doğru yöntem kullanılsın. Eleştirirken buna dikkat edilmesini rica ediyorum. Ben istatistik okumadım, bu konulardan anlayan birisi çıkar da doğruyu gösterirse müteşekkir kalırım...

Ayrıca buradaki 400 rakamı satış adedidir, basım değil. Satış adedi derken gerçek satış adedinden bahsediyorum. D&R'a verilen 200 kitabın sene sonunda iade edilen 100'ü, sonra yeni yılla birlikte geri istenen git-gel kitapları değil benim söylediğim ya da çizgiromanevlerinin depolarında bekleyen kitaplar da değil veya yayıncının depo boşaltmalarında komik rakamlara elinden çıkardığı albümlerde değil. Eğer albümler 1500 – 2000 adet basılıyorsa bunun ne kadarı, ne kadar sürede gerçekten satışa dönüyor, bunu bilen varsa paylaşsın lütfen. Hatta bu noktada fiyat kırmadan önceki satış adetleri gerçekten çok faydalı olur. Bu 400 rakamı yine ortalama için yapılan bir tahmindir: Atıyorum Herotürk, Mimar Sinan, Kit Taylor da bunun içindedir, Oz Büyücüsü veya Örümcek de...

Çizgi roman okuru kitlesinden neyi anlatmaya çalışıyorum onu da açmak lazım belki de. Kişi sadece orijinal comics okuyordur, bu elbette bir çizgiroman okurudur. Kişi sadece Japonca, İngilizce manga okuyordur, bu elbette bir çizgiroman okurudur. Vahimi kişi sadece indirip okuyordur, çizgiromana kuruş para harcamıyordur ama bu da elbette çizgiroman okurudur. Ama bunların buradaki hesaplamalara hiçbir katkısı yoktur çünkü benim burada kastettiğim okur, ister 1 tane alsın ister 20 tane, Türkçe yayınlanmış çizgiromana para harcayan kişidir...

Alıntı yapılan: burcuner - 09 Aralık, 2012, 23:59:33
Az sayıda basılıp pahalı olması, serinin yarım kalmasından iyidir diye düşünüyorum. O çizgi romana o değeri veren parayı verir ve alır, o kadar etmeyeceğini düşünüyorsa da vermez.

Demiş Burç dostumuz ki bu son derece elitist bir yaklaşım. Okuyunca bir anı geldi aklıma, sizlerle paylaşayım:

Sene 2002, evlilik hazırlıkları yapıyorum ve deli gibi ev arıyorum. Kulağa hoş gelmesi için Üst Göztepe diye de pazarlanan aslında Fetih Mahallesi tarafında Tahralı sitesine gittim. Emlakçı gibi çalışan bir ofisleri vardı. İçeriye girdim, 20 yaşlarında bir kız karşıladı beni, kiralık daireleri dolaşmaya başladık. Tamam daireler güzel, ben beğendim de acaba hanım beğenecek mi diye onun gözünden de bakmaya çalışıyorum. Neyse onun da beğeneceğine kanaat getirdikten sonra beni dolaştıran kıza kiraları sordum. O zamana göre ve o zamanki kazancımıza göre uçuk birşey söyledi. Çok pahalıymış dediğimde kız bana mesleğimi sordu. Makina mühendisiyim dediğim de bana ne yanıt verdi dersiniz. 'eeee normal size pahalı gelmesi' O zaman 26 yaşındaydım ve karşımdaki bu saygısız yeniyetmenin bu lafını hala hazmedemem. Bir gün karşısına çıkıp 'hani bir zamanlar sen makina mühendisisin diyerek aşağıladığım bir genç vardı ya' şeklinde bir Yeşilçam klasiği yapabilsem sanırım gerçekten mutlu olacağım  :)

Bunun çizgiromanla ve Burç dostumuzun yazdığıyla ne alakası var. Belki çok var, belki de hiç yok. Sadece aklıma geldi, o kadar...
İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar... KRONİK İTTAPAR!!!
Hayat sana sokak hayvanlarına davrandığın gibi davransın!


kalidor

Bu da konu ile alakasız ama Tahralı sitesi hala pahalı, geçen sene ben de bakmıştım :P
Crom! Ölüleri Say...

Cantürk

Makina mühendisini aşağılayan zihniyet, mafya babalarına, hırsız mütaitlere saygı gösterir.

Malesef bu ülkede okumuş insanın değeri yok.

Satışlar konusuna bir not ekleyim; 70 lerde Zagor 50 bin, Mister No 30 bin satıyormuş(Ortalama rakamlar).

omega red

Alıntı yapılan: pizagor - 10 Aralık, 2012, 22:14:02

Forumlardaki sonuçlara bağlanır mı dostum, elbette bağlanır. Eloğlu doğru metodolojiyle 3000 kişiyle anket yapıp 45 milyonun seçim sonucunu %0,5 sapmayla veriyor. Ülkenin geleceğini belirleyen bir seçimin anketi için her 15000 kişiden örneklem olarak bir kişi almak, inanılmaz bir oran değil mi! Buna nazaran baktığımda forumdaki 54 kişinin benim hesabıma göre 1200 (ya da  bir başkasının 5000 – 10000 – 50000 tahmini olsun, hiç farketmez) okur sayısına göre oldukça büyük bir oran olduğu açık. Örneklem olarak seçilen grup ne kadar genişlerse sapma o kadar azalır, o kadar doğruya yaklaşılır. Yeter ki doğru örneklem alınsın, doğru yöntem kullanılsın. Eleştirirken buna dikkat edilmesini rica ediyorum. Ben istatistik okumadım, bu konulardan anlayan birisi çıkar da doğruyu gösterirse müteşekkir kalırım...


doğru metodoloji demişsiniz ama bu forumdaki katılımcı çeşitliği genel çizgiroman okuyucu kitlesini tam yanıtmadığı için sağlıklı bir sonuç elde edilmiyor.
eloğlu o 3000 kişiyi tek tek doğru yüzdelerden seçerek belirliyor.
Forumun bir yerinde yaş anketi vardı. buraya bakmak bile forumun kendine özgü bir kitlesi olduğunu doğruluyor.

pizagor

Alıntı yapılan: omega red - 11 Aralık, 2012, 10:20:55
doğru metodoloji demişsiniz ama bu forumdaki katılımcı çeşitliği genel çizgiroman okuyucu kitlesini tam yanıtmadığı için sağlıklı bir sonuç elde edilmiyor.
eloğlu o 3000 kişiyi tek tek doğru yüzdelerden seçerek belirliyor.
Forumun bir yerinde yaş anketi vardı. buraya bakmak bile forumun kendine özgü bir kitlesi olduğunu doğruluyor.

Ben de tam omega red dostumuzun değindiğini anlatmaya çalışıyorum. Öyleyse doğrusu nedir, nasıl yapalım da doğru çizgiroman okur sayısına (Türkçe çizgiromana para harcayan okur grubuna) ulaşalım? Önerilerinizi bekliyorum...
İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar... KRONİK İTTAPAR!!!
Hayat sana sokak hayvanlarına davrandığın gibi davransın!


hanac

Alıntı yapılan: pizagor - 11 Aralık, 2012, 11:04:05
Ben de tam omega red dostumuzun değindiğini anlatmaya çalışıyorum. Öyleyse doğrusu nedir, nasıl yapalım da doğru çizgiroman okur sayısına (Türkçe çizgiromana para harcayan okur grubuna) ulaşalım? Önerilerinizi bekliyorum...

Sahaflar'dan "En Çok Satanlar" diye bir liste gelebilir.

Kaç adet sattıklarını açıklamak istemezler, çünkü bu durumda herkez ne kadar para kazandıklarını hesaplamaya çalışır.  :)

Bu liste en sağlıklı liste olur.

Altan, İlyas, Mesut, Tayfun Abi, Servet, İlker, Cem, Burç vs. vs.  den gelen rakamlarla tek bir liste oluşturulur.

Çizgi Roman Derneği öncülüğünde olabilir bu çalışma.

Ama gerçekleşmesi imkansız gibi duruyor.