Tex Aylık Seri - LAL

Başlatan Zeljko, 18 Mayıs, 2024, 18:52:51

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 4 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

hanac

Alıntı yapılan: Kinowa59 - 21 Mayıs, 2024, 23:45:42Bu forumda, Sayın Caretta, Sayın imgelevent gibi Tex uzmanları varken , siz hangi sıfatla Tex'i çekilmez buluyorsunuz.
Tex için eleştiri yapabilmek için en az 45 yıllık Tex okuru ve koleksiyoneri olmak gerekir.

Bayram abi, bu yazdıklarına kesinlikle katılmıyorum.

İnsanların düşüncelerine saygılı olmalıyız, forumdaki ana kurallarımızdan biri bu.

Bu tarz bir üslup ile insanları daha çok Tex'den soğutursunuz.

45 yıl okuma şartı ile Tex sadece 60 yaş üstüne hitap eden bir çizgi romana dönüşür.

Bu şekilde yeni okur kazanılmaz, LAL de bir süre sonra satmadığı için yayını bırakır.

Cyclops gibi bir Tex okuru bile bu yazdıklarınızdan sonra Tex'i bırakabilir.

Kinowa59

Sayın Cyclops, bu namussuz alkol hakikaten de şişede durduğu gibi durmuyor. Akşam, bir iki fırt içeyim demiştim , büyük rakı 'nın yarısını devirmişim. Yarım büyük şişeyi devirince de birazcık gevezeleşmişim. Birazcık gevezeleşince de, o yazıyı yazmışım. Ben, Tex okuyucularının hoş görülü olduklarına inanıyorum. Gücenmeyiniz lütfen. Iyi günler diliyorum.

Kinowa59

, Üstteki iletimi ve Sayın hanac'ın cevabi yazısını okuyunca , kendi içimde , yıllar yıllar öncesine yolculuk yaptım. İnsanoğlu , belirli bir yaş'a kadar hareketli bir yaşam sürüyor; belirli bir yaş'tan sonra ise , çoook çok gerilerde kalan anıları, yaşanmışlıkları çevresine , dostlarına anlatarak , paylaşarak durgun bir yaşam sürmeye başlıyor. Ben de bugün , siz değerli forum arkadaşlarımla böyle bir anı'mı paylaşmak istiyorum. Forumda yazdığım yazılarla ( korsancılar hariç ) kırdığım kalplerden özür dilerken, o kalplerde hoş bir sada uyandırmak istiyorum.  Yıl 1981. Haziran ay'ı. 20 ay süren askerlik görevimi bitirmiş , bir kaç ay dinlenmek için memleketim Giresun'a gitmiştim. Askerden terhis olalı birkaç gün olmuş ama askeri yönetim tüm ağırlığıyla kendini gösteriyor . Birkaç gün evvel, asker olarak köylerde , köylülerden silah toplarken, birkaç gün sonra sivil olarak aynı davranışlarla karşılaşmaş o günlerin cilvelerinden olsa gerek. Köyde iki arkadaşımla birlikte, nevaleleri de alarak, rahmetli babamın arabasını da alıp yaylaya çıktık. Yedik, içtik, eğlendik ,  kemençe eşliğinde bol bol eğlendik. Öğleden sonra, saat üç sularında dönüş yoluna koyulduk. Ama, araba içinde de olsak , teyp'i sonuna kadar açmışız, ikide bir de , ben Karadeniz yapmasını çıkarıp dan, dan, dan havaya sıkıyorum. Güle eğlene ( tabi ki zil zurna olarak ) dönerken, bir de baktık ki , ta aşağı da köprünün karşı yakasında birkaç araba ve insan topluluğu. " arkadaşlar, aşağıda, köprünün karşısında düğün alayı var , gelin şunları karşılayalım " dedim. Karadeniz yapımı silahımı çıkardım, bir taraftan iki jarjör mermiyi sıkıyorum, bir taraftan da kemençe havasını sonuna kadar açtım, kornaya basa basa güya düğün alayını karşılamaya iniyoruz. Aşağıya , köprünün olduğu yere bir indik ki, o ne . Benim düğün alayı zannettiğim kalabalık , meğerse birkaç gün önce orada ölümlü bir kaza olmuş, mahkeme heyeti teftiş yapmak için gelmiş. Ne olduğunu bile anlamadan kendimi kelepçelenmiş olarak jandarma jipinde buldum. Ruhsatsız silah bulundurmak suçundan tam bir ay içerde yattım. 20 ay askerlik yaptım güle oynaya geçti. Ama o bir ay varya bir ay , 20 ay'dan çok daha zor geçti . Şimdi düşünüyorum da,  aradan  tam 43 yıl geçmiş. Arkadaşlar siz siz olun alkolden uzak durun. Saygılar, sevgiler sunuyorum efendim.

Kinowa59

Değerli dostlar. Ben, bütün çizgi roman tutkunlarının, ama bu Dünya'da, ama manitu'nun çayırlarında yollarının Tex ile kesişeceğine inanıyorum. Bu Dünya'da yolu Tex ile birleşen arkadaşlar kendilerini şanslı olarak görebilir. Kitabı eline alacak, fırından yeni çıkmış kıymalı börek misali, kokusunu doya doya içine çekecek. Isterse 10 kez bile okuyabilecek. Kitaplığın karşısına geçip saatlerde izleyebilecek. Ikinci şık olarak ta, manitu'nun çayırlarında yolları birleşecek dedim. Tex okumayan dostlar, nasıl olsa ha bu tarafta, ha öte tarafta Tex ile haşır neşir olmak zorunda olduğunuza göre  geliniz bu işi manitu'nun çayırlarına bırakmayınız. O tarafta biraz da eziyet hâlini alacak Tex okumak. Çünkü, orada kitap yok. Dolayısıyla Tex'i canlı canlı ele alarak okumakta yok. Ya nasıl okumak var derseniz. Şu şekilde okumak var. Bu Dünya'da Tex okumayan birine ( forum yöneticilerinden biri olabilir ) büyük bir projektör verecekler, bu şahıs projektörün ışığını bulutlara tutacak ve Tex'i  dijital olarak bulutlardan okuyacaklar. Okumam diye bir seçenek yok. Okumayan doğru mutfağa patates, soğan soymaya. Veya daha kötüsü cehenneme gece 3_ 5 nöbeti tutmaya. Burada en zor iş ise forum yöneticisine düşüyor. Saatlerce oturmadan 50 kiloluk projektörü bulutlara tutacak. Tex okumayan dostlar, Tex tutkunu bir fani olarak sizlere önerim. Geliniz bu işi öte tarafa bırakmayınız. Bu Dünya'da Tex okumaya başlayınız ki, öte tarafta ne siz zorluk çekin, ne de forum yöneticileri zorlansın. Naçizane önerim budur. Kalınız sağlıcakla.

trooper

Alıntı yapılan: Kinowa59 - 22 Mayıs, 2024, 17:51:24Değerli dostlar. Ben, bütün çizgi roman tutkunlarının, ama bu Dünya'da, ama manitu'nun çayırlarında yollarının Tex ile kesişeceğine inanıyorum. Bu Dünya'da yolu Tex ile birleşen arkadaşlar kendilerini şanslı olarak görebilir. Kitabı eline alacak, fırından yeni çıkmış kıymalı börek misali, kokusunu doya doya içine çekecek. Isterse 10 kez bile okuyabilecek. Kitaplığın karşısına geçip saatlerde izleyebilecek. Ikinci şık olarak ta, manitu'nun çayırlarında yolları birleşecek dedim. Tex okumayan dostlar, nasıl olsa ha bu tarafta, ha öte tarafta Tex ile haşır neşir olmak zorunda olduğunuza göre  geliniz bu işi manitu'nun çayırlarına bırakmayınız. O tarafta biraz da eziyet hâlini alacak Tex okumak. Çünkü, orada kitap yok. Dolayısıyla Tex'i canlı canlı ele alarak okumakta yok. Ya nasıl okumak var derseniz. Şu şekilde okumak var. Bu Dünya'da Tex okumayan birine ( forum yöneticilerinden biri olabilir ) büyük bir projektör verecekler, bu şahıs projektörün ışığını bulutlara tutacak ve Tex'i  dijital olarak bulutlardan okuyacaklar. Okumam diye bir seçenek yok. Okumayan doğru mutfağa patates, soğan soymaya. Veya daha kötüsü cehenneme gece 3_ 5 nöbeti tutmaya. Burada en zor iş ise forum yöneticisine düşüyor. Saatlerce oturmadan 50 kiloluk projektörü bulutlara tutacak. Tex okumayan dostlar, Tex tutkunu bir fani olarak sizlere önerim. Geliniz bu işi öte tarafa bırakmayınız. Bu Dünya'da Tex okumaya başlayınız ki, öte tarafta ne siz zorluk çekin, ne de forum yöneticileri zorlansın. Naçizane önerim budur. Kalınız sağlıcakla.

Ben geçtiğimiz ay Oğlak'tan çıkamlardan 30 sayı kadar aldım Bayram Abi🙂 İşten, diğer okumalardan başımı kaldırıp okumak daha nasip olmadı ama en kısa zamanda sıra gelecek. Beğenirsem hem eski sayılara hem de Lal'in çıkaracaklarını toplamaya başlayacağım

Kinowa59

Merhaba değerli Trooper . Tex'e başlıyorsanız,  evvela çizgi düşlerin çıkardığı Maxi Tex N0: 21 Nueches vadisi cildiyle başlayınız . İlk okuduğunuz Tex cildi o olsun . Devamında ise forumdaki " Tex okumaları " sayfasından takip edebilirsiniz. Özellikle Sayın Caretta dost'un, tex evreniyle ilgili forumda yazdıklarını okumanızı öneririm. Sayın Caretta'nın yazılarını okuyunca, Tex'i daha çok seveceksiniz. Selamlarımla. 

cyclops

Alıntı yapılan: Kinowa59 - 22 Mayıs, 2024, 09:09:08Sayın Cyclops, bu namussuz alkol hakikaten de şişede durduğu gibi durmuyor. Akşam, bir iki fırt içeyim demiştim , büyük rakı 'nın yarısını devirmişim. Yarım büyük şişeyi devirince de birazcık gevezeleşmişim. Birazcık gevezeleşince de, o yazıyı yazmışım. Ben, Tex okuyucularının hoş görülü olduklarına inanıyorum. Gücenmeyiniz lütfen. Iyi günler diliyorum.

Olur böyle durumlar, hepimiz günlük hayatın streslerinden, dertlerinden kaçmak için  çizgi roman evrenine sığınıyoruz ayrıca işim gereği(tıbbi onkoloji hekimiyim) benim için çizgi roman okumak elzem, 20 sene evvel  resimli roman forumlarında vs çok hararetli tartışmalar yapardık onlar geride kaldı. İşin keyif kısmındayım. Bir ara Tex'in fantastik maceralarını listelemeyi düşünüyorum. Tex'teki fantastik ögelerin zaman zaman  Zagor'a göre bile daha iyi kullanıldığını düşünüyorum.

Kinowa59

İşte değerli dostlar, Aydın insanın , kendisine karşı yapılan ukalalığa bile bağışlayıcı bir bakışla yaklaşmasının güzel bir örneği. Değerli Cyclops ' a bu asilane hoşgörüsünden dolayı çok teşekkür ediyorum.

caretta

Alıntı yapılan: cyclops - 22 Mayıs, 2024, 21:16:09Olur böyle durumlar, hepimiz günlük hayatın streslerinden, dertlerinden kaçmak için  çizgi roman evrenine sığınıyoruz ayrıca işim gereği(tıbbi onkoloji hekimiyim) benim için çizgi roman okumak elzem, 20 sene evvel  resimli roman forumlarında vs çok hararetli tartışmalar yapardık onlar geride kaldı. İşin keyif kısmındayım. Bir ara Tex'in fantastik maceralarını listelemeyi düşünüyorum. Tex'teki fantastik ögelerin zaman zaman  Zagor'a göre bile daha iyi kullanıldığını düşünüyorum.

Teks-Fantastik Maceralar. İlginç bir konu. Sıkı bir arşiv çalışması gerekiyor. Şöyle üstünkörü baktım. Hatırladığım epeyce fantastik macera var.
Mefisto ve Yama konulu maceraları da fantastik addedersek sayı daha da çoğalır. Oğlak Altın Seri'de ilk fantastik macera orijinal 34-35 sayılar olan "Ölüm Totemi". Meksika'da ıssız bir çölde Profesör Vindex genetiklerini değiştirerek dev pumalar yaratıyor ve ortalığa salıyordu.
Aynı şekilde dev cüsseli Kızılderilileri de hizmetinde tutuyordu. 47-48 sayılar "Yılan İşareti" de çok güzel bir fantastik macera. Teks ve ekibi bir çukura inerek kayıp bir dünyaya adım atıyorlardı. Dinozorların da olduğu bir macera. 49-51 sayılar benim favori maceralarımdan "On üçüncü Mumya". Yine mekan Meksika. Bir arkeolojik Bilim ekibi bir tapınağı gün yüzüne çıkarırlar ve eski bir parşömendeki dua okununca 13 mumya asırlarca süren uykularından uyanıyorlardı. Hadi son olarak 55-56 sayıyı da hatırlatayım. Ay Vadisine inen Alien-Uzaylının hikayesi.
Liste uzayıp gidiyor...

Rossi

Dostlar Bonelli kurumsal olarak telif anlaşmalarını yüzde 8 den 10 çıkarma kararı aldı. Kesinlikle aşağı düşmüyorlar. O yüzden okuyucu desteği daha da önem kazandı.
Sevgiler

Kinowa59

Sayın Rossi. Yüzde iki fark nedeniyle inşallah Lal kitap sözleşme yapmaktan vazgeçmez. Kendi adıma yazayım. Ben, Bonelli editore'nin yaptığı yüzde iki telif ücreti zammı nedeniyle Tex okumaktan vazgeçmeyeceğime göre Lal kitap'ta sözleşme yapmaktan vazgeçmemeli diye umut ediyorum.

Rossi

Alıntı yapılan: Kinowa59 - 23 Mayıs, 2024, 13:07:23Sayın Rossi. Yüzde iki fark nedeniyle inşallah Lal kitap sözleşme yapmaktan vazgeçmez. Kendi adıma yazayım. Ben,  Bonelli editore'nin yaptığı yüzde iki telif ücreti zammı nedeniyle Tex okumaktan vazgeçmeyeceğime göre Lal kitap'ta sözleşme yapmaktan vazgeçmemeli diye umut ediyorum.

Merak etmeyin öyle bir tehlike yok. Yüzde 10 bütün fumettiler için geçerli zaten. Texe yönelik özel bir durum değil. Ama bu ekonomik krizde yayınevinin zaten az olan karini iyice azaltıyor ve yayınevini kırılgan hale getiriyor.
O nedenle yazdım.

Mrtekin

%2'yi de okuyucuya yüklerler, yayınevine bişey olmaz.  O0

Hem %2 nedir; bize komaz.
They drew first blood...

Kinowa59

Değerli Mrtekin, siz  bilmez misiniz  çizgi roman dünyasında bu işlerin nasıl  yürüdüğünü . Alavere dalavere , okuyucu eller cebe...

Kinowa59

Arkadaşlar, yaşamımda iki güzellikten asla vazgeçmem. Sağlık giderlerimden, üst baş , yeme içme harcamalarımdan bile tasarruf edebilirim, ama iki güzel ve beni yaşama bağlayan harcamalarımdan asla vazgeçmem. Bunlardan birincisi evimdeki ve sokaktaki kedi köpek harcamalarımdır. Düşününüzki , korona virüs' e yakalandığım halde hastahaneye gitmedim, evde yatarak atlattım. Ama, evimdeki can dostlarımın gözleri bile yaşarsa hemen veterinere koştururum. İkinci vazgeçemeyeceğim zenginliğim ise çizgi roman harcamalarımdır. Naçizane kişisel görüşüm olarak ifade edeyim ki, takip ettiğim başta Tex ve Zagor ve Mister No olmak üzere diğer çizgi romanların da telif sözleşmeleri, yüzde 10 değil de , yüzde 50 olsa gene alırım. Altı üstü yalnızca bir emekli maaşım var. Yani hiçkimse, " tabi, paran var , konuşuyorsun  " demesin lütfen. Ne gençliğimde, ne de şimdi , hiçbir vakit para pul sahibi olmadım. Olmasına gerek te görmedim. Ama mesleğim gereği , elimden milyonlar geçti. Aybaşı geldiğinde de, o milyonlardan bir kaç binlirasını maaş olarak aldım. Burada anlatmak istediğim, yaşarken neleri öncelediğimizdir. Mal , mülk, parasal zenginlik mi, yoksa sade bir yaşamla , doğayla, doğanın bir parçası olan hayvanlarla ve bu değerleri sevmemizi sağlayan Tex, Zagor , Mister No, Ken perker vs gibi çizgi romanlarla oluşmuş bir Dünya da yaşamak istediğimiz mi. Korsan kitapların olmadığı bir Dünya Dilek'lerimle. Sağlıcakla kalınız.