Türk Edebiyatı

Başlatan V, 22 Aralık, 2010, 16:18:31

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

alper_kaya

Yarın kitap fuarına gidecek olanlar için, 16:00-18:00 saatleri arasında 3. Salon 510 C standında imza günüm var, beklerim.

HacıGeraltEmmi

Tebrikler. Yarın gelme ihtimalim var, gelebilirsem tanışıp imzanızı almaktan mutlu olurum.

Hayal Kahvem


Kırmızı renkte bir kitap kabı... Kitap kabının tam ortasında Sadri Alışık'ın fotoğrafı...  Hemen üstünde  şu yazı:
"Aşkın Güngör İftiharla Takdim Eder"

Hay canına sayın seyirciler!


Aşkın Güngör'ün külliyatı vardır bende. İyi de abicim, bu kitabını ne gördüm ne işittim. Şaştım kaldım yeminle... 

Durur muyum? Kitaplardan birini derhal rafından çektim. Heyyy!..  Ne güzel kitap ismi...
"Her Daim Bu Sevdada Ben Bir Sadri Alışık ve Türk Şiirinin Mümtaz Kafiyeleri"

Şöyle bir sayfalarını dalgalandırdım. Gözlerime inanamadım. Hastası olduğum Kakafona Silsilesi de vardı içerisinde...
"Yok artık!" dedim... Yooo...
Gerçek miydi sahiden?
Evet!...
Allahım!.. Bu yaşadığım feleğin şahane bir kıyağı değil de ne?"

Durur muyum? Derhal Sadri Alışık  tavrına girdim.
"Yani ya Allahıma kitabıma, bu kitap karşısında annadınız mı bittabi, boynum kıldan incedir bilakis." dedim. Hemencik  kitabı oracıkta satın alıverdim.

Nasıl almadan durabilirim ki?  Bunlar tastamam Aşkın Güngör'ün şiirleri...

Dikkatinizi çekerim abilerim ablalarım... 
Bu şiirler işkembe-i kübradan atmasyon değildir.  Yeminle harbi şiirlerdir. Yürekten gelirler, ahaa, taaa şuracıktan...
Gözlerimi kapadım. Bir sayfasını araladım. Şiirlerden fal tuttum şakacıktan...

Şiirin adı.... "İmdat Hanım, İhmal Sokağı, On Altı Numara" 

"Ha?
Tamam."
Kendime geleyim...
"Anlatırım bi'ara..."



Vega

Tasavvuf edebiyatının kaliteli yazarlarından Şebnem Pişkin'in son kitabı. Eylül'de çıkacak. Ancak başta Aşkın Güngör olmak üzere benim de içinde olduğum şanslı bi kaç kişi baskıdan önce okuduk ve yorumlarımızı paylaştık. İlgilenirseniz adres burası

İlk kitabım Yanlış Adam çıktı. Edirne sokaklarında geçen çizgiroman temelleri üzerine kurulu bu romanı almayı unutmayın...

tunaorhun

Büyük yazar Oktay Akbal'ı bugün kaybettik.Allah rahmet eylesin.

yunusmeyra

yazarın ürettiği işlerin,yazdığı kitapların listesine baktım az önce..sizde bir bakın..uzun bir liste..uzun bir ömür..
HULK DEĞERLİ BİR KAHRAMANDIR!
HSD YENİ ÜYELERİNİ BEKLİYOR

hanac

Bu kitabın özelliği şu; Kapağı ve içindeki resimleri forumumuzun üyesi Designer73 çizmiş.  :)



Yıl 1981. Darbe birinci yılını ya doldurmuş ya doldurmamış. İstanbul'un kıyısındaki yatılı okulda akşam olup gün geceye dönünce Nazım okuyoruz tenhaya sığınarak. Sokakta diz boyu faşizm, çocuk gözlerimizde diz boyu dostluk...

Yıl 2003. Faşizm pılısını pırtısını toplayıp gitti söylentilere bakılacak olursa. Ama yerine yeşile meyilli beyaz takkeli adamlar bıraktı şiire düşman. O günden sonra Kurtuluş'ta, son durakta bir tramvay ölüsü. Hepimiz kalakaldık tetiği çekilmeyen, namlusu yönsüz bir tabanca gibi. Dönüp bakıyoruz cephaneliğimize, sanki okuyacak şiirlerimiz bile azalmış.

Yıl 2013. O şairler çekip gitmiş bir bir ama sokakları şiir gibi çocuklar doldurmuş. Göz gözü görmüyor faşizmin hiddetinden; öyle bir gaz çıkarmış ki hepimiz boğuluyoruz ve hâlâ Taksim'in salaş meyhanelerine sığınıyoruz yorgun düşünce. İçeride dışarıda diz boyu dostluk...

O gün anlıyoruz ki bu toprakların mucizesidir şiir. Ve o çocuklar hâlâ direnebiliyorsa o şairlerin yüzü suyu hürmetinedir.

Her şair cüzdanında fırtınalı bir deniz taşır. Çünkü yalnızdır şair, denize kıyısı olmadan yaşaması mümkün değildir. Ve o fırtınalı denizin kıyısında hep asi ve fena çocuklar oturur.

Bu kitap şairin cüzdanındaki fırtınalı deniz ve o denizin kıyısında oturan fena çocuklar üzerinedir.

pizagor

Arka kapaktan:

Tez toplatın ve yakın! Hemen hemen hemen!
TÜBİTAK başkanı

:)
İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar... KRONİK İTTAPAR!!!
Hayat sana sokak hayvanlarına davrandığın gibi davransın!


köstebek

Çizgi Düşler'in Teks albümleri içinde her ay size birkaç sayfa Teks ve western filmleri hakkında yazılar yazan Orhan Berent'in İletişim Yayınlarından bir romanı basıldı. Orhan Ağabey'in başarısını kutluyor, devamını da bekliyoruz... Nice romanlara ...

http://www.iletisim.com.tr/kisi/orhan-berent/9447#.Vp8xBfmLTIW

Verdiği link üzerinden ilerleyerek, kitaptan bir bölüm okumayı ihmal etmeyin... :)

köstebek

Alıntı yapılan: seferkaraca - 20 Ocak, 2016, 21:58:47
verdiğiniz sayfada bu arkadaşın hayat hikayesinde hep levent cantekin rolü varmış benim gördüğüm o.sizin yayınevinede omu taysiye etti yazı yazsın diye???

Hayır

Hayal Kahvem


Madem zamanında "Ve Levent Cantek Ve Levent Gönenç Ve Şenol Bezci" diye bir başlık açmışım, şu yukarıdaki sevdiğim fotoğrafı şuraya bırakayım. 
Levent Cantek ve Levent Gönenç'in sanal dünyada denk geldiğim son fotoğrafları.... Ve birlikte hazırladıkları Muhalefet Defteri adlı yeni kitapları var.  Henüz almadım. Alıp okuyunca yazacağım. :)

Hayal Kahvem


yunusmeyra

Yekta Kopan`dan, Levent Gönenç ile ilgili güzel bir anı (http://filucusu.blogspot.com.tr/2013/02/yazarn-masas-edebiyat-alanndaki.html

".....................
Metin Celal: Ortaokulu nerede okudun?
Yekta Kopan: Ortaokulu Ankara Namık Kemal Ortaokulu'nda okudum. Namık Kemal Ortaokulu'nda geçirdiğim zamanları çok önemserim. İyi bir eğitim aldığımıza inanıyorum. Madem her şeyi anlatıyorum şunu da söyleyeyim. İyi arkadaşların, insanı hep iyiye doğru götürdüğüne inanmışımdır. Teğmen Kalmaz İlkokulu'nda boyum kısa olduğu için okula girer girmez en ön sıraya oturttular beni. Yanıma da sınıfın tek gözlüklüsünü oturttular; benden biraz uzunca ama ne yapsın gözlüklü. Levent Gönenç arkadaşım oldu böylece. Bugün hala görüştüğüm, Ankara Hukuk Fakültesinde akademisyen olan bir arkadaşımdır. Dostumdur. Levent Gönenç, ODTÜ Matematik Bölümü Profesörlerinden Yaşar Gönenç'in oğlu, Şair Turgay Gönenç'in de yeğenidir. Bizim arkadaşlığımız sebebiyle birbirine giden gelen iki aile oluştu. Levent de karikatür çizerdi. İlkokulda hem de. Ortaokula geldiğimizde, benim şiir göndermem gibi o da karikatür gönderiyor bir yerlere ve Turgut Çeviker keşfediyor. Levent daha on dört yaşındayken Yarın Dergisi'nde bir röportaj yaptılar. Ankara'da Tunus Caddesi'nde otururdu. Tunus Caddesi'nin de öbür başında Daily News'in binası, merkezi vardı. O yaşındayken dosyalarını alıyor, Daily News'a gidiyor ve "Ben karikatür çizmek istiyorum buraya" diyor. O da Daily News'a gitmek istediği için değil, evine en yakın, gidebildiği tek yer orası olduğu için. İlnur Çevik bayılıyor bu duruma ve Levent Daily News'ın kapak karikatüristi oluyor. Siyasi karikatür çiziyordu. Ana sayfadan giriyordu çizgileri. Bu şu anlamda önemli; ortaokuldaki arkadaşınız böyle biri olduğu zaman, siz de bu yolda olduğunuz zaman, birbirinizi çok besliyorsunuz. Namık Kemal'deki ortaokul yıllarım bu anlamda benim için çok önemlidir. Çünkü biz o yaşlarda deli gibi Can Yücel okuyoruz, Edip Cansever, Turgut Uyar okuyoruz. Kısacası müthiş bir şiir dönemi başlamış durumda bizde.
.............................."

HULK DEĞERLİ BİR KAHRAMANDIR!
HSD YENİ ÜYELERİNİ BEKLİYOR

Hayal Kahvem


Hayal Kahvem

Değerli  Hukukçu, Doçent Doktor Levent Gönenç'in uzun zamandır takipçisiyim. Bir hukukçunun mizahla, edebiyatla ilgilenmesinden tarifsiz kıvanç duyuyorum. Çok önemsiyorum Levent Gönenç'in düşüncelerini ve çok seviyorum yazıp çizdiklerini. Yazdığı Zamanın Çizgili Tarihi adlı kitabını maalesef halen edinemedim. Bloğu ve kişisel web sitesi, benim için tam bir okul niteliğindedir. 35 ülkeden 356 eserin katıldığı, 2. Yılmaz Güney Kültür ve Sanat Festivali kapsamında gerçekleştirilen karikatür yarışmasında, Levent Gönenç'in Portre Karikatürleri kategorisinde, Yılmaz Güney Onur ödülleri'nden birini almış olduğunu öğrenince nasıl sevindim  anlatamam. Sonra ömrümde bir defa bile görüp tanışmadığım biri için niye bu denli sevindiğimi düşündüm. Murathan Mungan'ın dediği gibi, edebiyat akrabalıkları, hiçbir zaman buluşup bir kahve içemeyeceğimiz insanların yeryüzüne dağılmış varlıklarını hatırlatmaz mı bize? Hatırlatır elbette. Kendisi bilmiyor ama... Anladım ki, Levent Gönenç, edebiyat akrabam olarak çoktan yerleşmiş yüreğime. Ödül kazandığı için çok sevinçliyim. (2012 de yazmışım bu yazıyı... 2014'de profesör oldu:)