Fantastik Edebiyat

Başlatan ümitkr, 15 Temmuz, 2011, 12:01:50

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

pizagor

Şunu da belirtmem lazım, tamamen önyargı benimkisi. Birileri çıkar da itkilerse ben de yukarıda dediklerimi yutar, 'Savaşgetiren' elimde bir fotoğrafımı eklerim artık bu başlığa  :)
İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar... KRONİK İTTAPAR!!!
Hayat sana sokak hayvanlarına davrandığın gibi davransın!


NIC

Bende paylaşımın sonrasında şaşırdığım için yorumunu merak etmiştim, sahi bu tarz kitapları alan var mıdır ki?
Alıpta beğenen var mıdır? Forumda uzun uzun paylaşır mı ki? Kafamda deli sorular ???

pizagor

[/url]

"Başlangıçtan önce hiçbirşey yoktu: ne toprak vardı ne gökkubbe, ne yıldızlar vardı ne de gökyüzü. Şekilsiz ve şemalsiz, sisten bir alem ile durmadan yanan ateşten bir alemdi var olan."

Neil Gaiman, eserlerinde fantastik diyarlar yaratırken kadim mitolojilerden her zaman ilham alan bir yazar olmuştur. Şimdi ise dikkatini bu diyarların kaynağına yöneltiyor ve destansı kuzey masallarını kendine has üslubuyla anlatıyor.

İskandinav Mitolojisi'nde yazar mühim İskandinav tanrılarını tasavvur ederken mitlerin aslına sadık kalıyor: Odin, Yüceler Yücesi, bilge, cüretkâr ve kurnaz. Thor, Odin'in oğlu, muazzam kudretine rağmen tanrıların en bilgesi olduğu söylenemez. Ve Loki, Odin'in kan kardeşi, oyunbaz ve önünde kimsenin duramadığı bir düzenbaz.

Gaiman, eski çağa ait bu hikâyeleri tıpkı bir romancı gibi ele alıyor; hikâyeler efsanevi dokuz âlemin yaratılışından başlıyor ve tanrıların, cücelerin, devlerin maceralarıyla devam ediyor. Thor'un çekicinin nasıl çalındığından, içenlere şairane ilhamlar veren bal şarabının kaynağının ne olduğuna kadar pek çok mit Gaiman'ın nüktedan cümleleriyle yeniden hayat buluyor. En nihayetinde her şey tanrıların alacakaranlığında doruğa çıkıyor: Ragnarök'te...

"Gaiman'ın her zamanki gibi yalın ve su gibi akan kelimeleri ortaçağ metinlerinin dramatik gücünü yansıtmayı başarıyor. Hikâyeleri anlatma tarzı yediden yetmişe herkese uygun ve bu hem yerinde hem de akıllıca bir hamle."

–Ursula K. Le Guin

"İskandinav Mitolojisi'nde Gaiman eski mitleri öyle canlı anlatmış ki okurken yatak odam Valhalla'ya dönüşecek sanmaya başladım. Cüceler, devler ve yaratıklar da dahil tüm İskandinav panteonunu bir film ya da roman gibi işliyor. Ne yalan söyleyeyim, kendime göğüs zırhı sipariş etmeme şu kadar kaldı. Takdiminde Gaiman'ın da dediği gibi, bu öyküler dünyayı yaratan ateş ve buzdan başlayıp dünyayı sona erdiren ateş ve buza giden yolculuğu anlatıyor."

–Lidia Yuknavitch

"Bu kitap sayesinde, çocukken severek okuduğum mitler yeni nesle, baştan keşfedilmek üzere anlatılacak. Ne de olsa, tekrar anlatılamayan öyküler unutulmaya mahkumdur ve her neslin bu mitleri yeniden keşfetmesi ve anlaması gerekir."

–Joanne Harris



Dün elime geçti. Normal baskısını tercih ettim. Açıkçası kitapta kullanılan koca boyutlu font tercihi hoşuma gitmedi.

Akşam da bir kitabevinde sert kapak versiyonuna baktım. Şömizin altındaki kapak çok afili olmuş...

İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar... KRONİK İTTAPAR!!!
Hayat sana sokak hayvanlarına davrandığın gibi davransın!


dean



RESMİ ROMAN UYARLAMASI

Savaş Tanrısı'nın şimdiye kadarki en duygusal ve zorlu yolculuğunda siz de Kratos ve oğlu Atreus'a katılın...

Olimpos Tanrıları'ndan aldığı intikamın üzerinden yıllar geçen Kratos, artık hayatına İskandinav tanrılarının ve canavarlarının diyarında devam ediyordu. Bu sert ve amansız topraklarda hayatta kalmak için savaşması gerekiyordu... ve oğluna da bunun nasıl yapılacağını öğretmesi. God of War'un şaşırtıcı yeniden anlatımı, serinin tatminkâr savaş sahnelerini, nefes kesici atmosferini ve güçlü kurgusunu bir üst seviyeye taşıyor.

God of War 2'nin senaryo danışmanı olan J. M. Barlog'un God of War oyunlarının direktörü ve yazarı Cory Barlog'la işbirliği yaparak yazdığı roman, hem oyunun hayranları hem de fantastik edebiyat severler için eşsiz bir okuma vadediyor.

memospinoz



Batman olmadan önce, Bruce Wayne'di.

En büyük düşmanı olabilecek kız için tüm kuralları yıkmaya hazır, gözü kara bir genç.


Gecegezenler Gotham Şehrinde Terör Estirmektedir.

Şehrin elitleri teker teker öldürülmekte, yaşadıkları malikanelerin güvenlik sistemleri onlara karşı kullanılmaktadır.

Listelerindeki Bir Sonraki Isim Bruce Wayne'dir.

On sekiz yaşına basıp ailesinin servetini almaya hak kazanan Bruce, Wayne Sanayi'nin yanında, hayallerini süsleyen tüm teknolojik aletlerin de sahibi olmuştur. Ancak doğum günü partisinden dönerken Arkham Tımarhanesi'nde kamu hizmeti yapmakla sonuçlanacak içgüdüsel bir tercih yapar.

Madeleine Wallace Zeki Bir Katil... Ve Bruce'un Tek Umududur.

Akıl hastanesinde tanıştığı Madeleine Wallace, Gecegezenlerle bağlantısı olan zeki bir katildir ve sadece Bruce'la konuşmaktadır. Bruce kızın gizemini çözmeyi kafasına koyar fakat onu, sırlarını ortaya dökmesi için teşvik mi etmektedir yoksa Madeleine'in Gotham'ı dize getirmesini sağlayacak bilgiler mi vermektedir?

Boyut: 13.5x21 cm, Ciltli
Sayfa Sayısı: 320
Etiket Fiyatı: 59.90 TL

Çıkış Tarihi: 28/11/2018

memospinoz

Catwoman ve Superman de varmış sırada. Bakalım onlar ne zaman çıkacak.

https://www.goodreads.com/series/177740-dc-icons

noir

Okumadan içerikleriyle ilgili yorum yapamam ama tanıtım yazılarından, kitap kapaklarından ve çıkan yayınevinden yola çıkarak şunu söyleyebilirim çok çok kötü gözüküyorlar

memospinoz

Zaten YA (Young Adult: genç yetişkin?) denilen 12-18 -kimine göre 14-21- yaş aralığındakilere hitap ediyormuş. Tabii kitaptaki kahramanlar da ergen oluyor haliyle.  ;D

hennessy



Bir zamanlar Bulikov kenti ilahların gücüne sahipti ve onlar bu gücü milyonları boyunduruk altına almak için kullandılar... ta ki o ilahlar öldürülene dek. Şimdiyse, Bulikov'un tarihi sansürlü ve yasaklıydı. Tüm kıta ise uzun yıllardır sömürdükleri ülke tarafından işgal edilmişti, Bulikov başta olmak üzere. Fakat artık mantık sınırlarının dışında işleyen, hiçbir yere çıkmayan sayısız merdivenle bezeli bu İlahi Kent, Kıta'nın eski görkemli günlerinin bir hayaletiydi yalnızca.

Her günü ayrı kaosla geçen Bulikov'da beklenmedik bir cinayet işlenince, bu cinayetin yarattığı diplomatik karmaşayı çözmesi için Shara Thivani ve sekreteri Sigrud, Bulikov'a gelmekle görevlendirildi. Her ne kadar tehlikesiz görünse ve resmiyette bir kültür elçisi olsa da Shara aslında Saypur'un elindeki en başarılı ve tehlikeli casus, aynı zamanda da bir Kıta tarihi uzmanıydı. Bulikov'a asıl geliş amacı da işlenen cinayeti çözmek, Saypur'a karşı gelişen bir tehdit olup olmadığını belirlemekti. Ancak kentin altında komplolar dönmeye, ilahların öldürülmesinden beri şahit olunmayan mucizeler yeniden vuku bulmaya başlayınca, bir zamanlar öldüğüne inanılan tanrıların, gerçekten ölü olup olmadığı şüphesi Shara'nın aklını kurcalayacaktı.
Murat : Hasan abi Avengers dağılmış duydun mu?
Hasan: Duydum duydum toplanın Tellioğulları

memospinoz



George R. R. Martin ve muhteşem çizimleriyle Luis Royo, Buz Ejderhası'nda yan yana gelerek bir başka efsaneye hayat veriyor!

Küçük ve cesur bir kız olan Adara buz ejderhasını ilk kez ne zaman gördüğünü hatırlamıyordu. Sanki ejderha hep orada, hep onun hayatındaydı. Diğer çocuklar soğuktan kaçarken Adara karda oynar, buz ejderhasını uzaktan izlerdi. Soğuktan korkmuyordu. Kış çocuğuydu o, atalarının bile hayatlarında gördükleri en korkunç kışta doğmuştu. Dört yaşındayken ejderhaya dokunabildi.
Beş yaşındayken onun geniş, soğuk sırtına ilk defa bindi. Sonra, yedi yaşına bastığında, sakin bir yaz günü, kuzeyden gelen ateş ejderhaları Adara'nın yaşadığı huzurlu çiftliğe saldırdı. Burayı sadece bir kış çocuğu ve onu seven buz ejderhası koruyabilirdi.

Filme de uyarlanacak olan Buz Ejderhası kaçırılmayacak arşivlik bir eser.

George R. R. Martin



İlk kitabı Taht Oyunları olan, New York Times çoksatanı Buz ve Ateşin Şarkısı serisinin yazarı George R. R. Martin, Time tarafından "Amerikalı Tolkien" olarak tanımlandı.
Martin, günümüz fantastik edebiyatının önde gelen yazarlarındandır.

Luis Royo



En çok fantastik dünyaları anlatan illüstrasyonlarıyla tanınan Luis Royo, İspanyol bir sanatçıdır. Otuzdan fazla seçki kitabı yayımlanmıştır. Barselona, Madrid, Milan, New York, Seattle ve St. Petersburg'da çalışmaları sergilenmiştir. Çalışmalarının bir kısmı sanatçının resmi web sitesinden görülebilir: www.luisroyo.com

Buz Ejderhası Hakkında Övgüler:

"Buz Ejderhası, Martin'in kadifemsi, zengin üslubunun sihri ve güzelliğiyle dolu. Her yaştan okur, kahramanlar, ejderhalar, ailenin gücü ve özel bir kızın yetişkinliğe adım atışıyla ilgili eskimeyecek bu hikâyenin büyüsüne kapılacak. Hediye etmek için harika bir eser."

-Voya

"Bu fantastik hikâye, türle kısa ama değerli bir tanışma imkânı sağlıyor, hem kızların hem erkeklerin ilgisini çekecektir."

-School Library Journal


Boyut: 13.5x21 cm, Ciltli
Sayfa Sayısı: 120
Etiket Fiyatı: 25 TL


gamlıbaykuş

Luis Royo' nun çizimleri için alacağım.
Hayat ne kadar güzel, hoş,
Haydi durma sevgiline koş...

memospinoz



Locus En İyi Fantazi Romanı Ödülü Adayı
Hugo En İyi Seri Ödülü Adayı


İlahi Kentler serisi, ikinci kitabı Kılıçlar Kenti'yle devam ediyor.

Bir zamanlar Voortyashtan kenti Ölüm ve Savaş Tanrıçası Voortya'nın gücüne sahipti ve onlar bu gücü bilinen dünyayı boyunduruk altına almak için kullandılar... ta ki İlahları, iki ulus arasında tüm dünyanın seyrini değiştirecek bir savaşın ilk zayiatı olarak suikasta uğrayana dek.

Bir zamanlar dünyanın en büyük ve en işlek limanına sahip olan Voortyashtan, Voortya'nın ölümüyle hem limanını hem de kentin büyük kısmını kaybetmişti. Voortyashtan'ın eski kabileleri, şehirde huzuru sağlamaya çalışan Saypuri yönetimi ve burada yeni bir liman inşa etmeye çalışan yeni Dreyling ülkesi arasında kırılgan bir denge vardı.

Eski Bulikov vilayet valisi, savaş kahramanı Turyin Mulaghesh, Bulikov'da yaşananlardan sonra emekli olmayı seçmişti. Fakat Shara Komayd'ın emriyle Voortyashtan'a gönderildiğini öğrendiğinde hiç de mutlu olmayacaktı. Elinden hem emekliliği alınmıştı hem de Kıta'nın en tehlikeli kentine gizli bir görevle gönderiliyordu. Üstelik bir asker olarak değil, bir casus olarak. Mulaghesh'in hayattan istediği şeyse, ömrünün kalanını sahil boyu kulübesinde sarhoş bir halde geçirmekti.

Okyanusun derinliklerinde uyanan bir şeyler vardı. Ve Turyin Mulaghesh'in en istemediği şey ölmüş ve gömülmüş olması gereken şeylerle bir kez daha yüzleşmekti.

Fakat bu sefer bir seçme şansı olmayacaktı.

Sayfa Sayısı: 496
Etiket Fiyatı: 45 TL

dean



Son yılların en güçlü fantastik serilerinden Işıkyaratan, ilk kitabı Kara Prizma'yla başlıyor.

"Kara Prizma, unutulmaz karakterleriyle, sürekli şaşırtan hikâyesiyle ve kesilmeyen aksiyonuyla beni ilk sayfasından itibaren esir aldı." —TERRY BROOKS

"Brent Weeks'in bu kadar iyi olması canımı sıkıyor." —PETER V. BRETT

Işığın, tüm büyülerin kaynağı olduğu bir dünyada, Gavin Guile ışığın kırılımındaki tüm renkleri kullanabilen, barışın ve gücün odağındaki Prizma'dır. Halkın imparatoru ve dini lideri olan Prizma, büyünün dengesini sağlamakla yükümlüdür. Ancak Prizmaların ömürleri çok kısadır.

Gavin Guile da tam olarak ne kadar ömrü kaldığını biliyordu. Zekâsı, adaleti ve elinde bulundurduğu güçle görevlerini eksiksiz bir şekilde yerine getiren Gavin'in Prizma olarak süresi dolmadan gerçekleştirmek istediği beş şey vardı. Ancak bir oğlunun olması bunlara dahil değildi.

Uzak bir Satraplık'ta bir oğlu olduğunu öğrenen Gavin ya oğlunun iyiliğini ya da bugüne kadar kurduğu düzeni seçmek zorunda kalacaktı. Bu uğurda vereceği kararlar Gavin'in karanlık sırlarını ortaya çıkaracak ve geçmişiyle yüzleşmesine neden olacaktı.

David Gemmell En İyi Fantazi Romanı Ödülü adayı

memospinoz



Keşif ve mücadele üzerine klasikleşmiş bir anlatı. Büyülü bir şekilde yazılmış ve unutulmayacak bir eser.
-The New York Times

"Tüm dünya sizi öldürmek isteyebilir, ama önce yakalamaları gerekecek..."

Richard Adams'a Carnegie Madalyası kazandıran başyapıtı Watership Tepesi, kolonilerinden ayrılıp kendilerine yeni bir yaşam kurmaya çalışan bir grup tavşanın destansı yolculuğunu anlatıyor. Doğanın ve insanların acımasızlığıyla tavşanların dehası arasındaki bu ölüm kalım mücadelesi, gizem ve gerilim yüklü bir varoluş savaşına dönüşüyor.

Nedir yapayalnız bir koloninin hayatta kalmasını sağlayan şey; bilgi mi, güç mü, yoksa sadece şans mı? Richard Adams bir koloniyi koloni yapan şeyin ne olduğunu göstererek çözüyor bu karanlık problemi. Korkuyla umut arasında salınan, içgüdülerinizi harekete geçirecek bir kaçış öyküsü anlatıyor. Yayımlandığı günden bu yana Watership Tepesi'ni bir ziyaret merkezi haline getiren, birçok kez TV ve sinemaya uyarlanan ve farklı popüler yapımlara ilham veren, tüm zamanların en iyi 100 kitabından biri seçilen Watership Tepesi doğa ve toplumla ilişkimizi masalsı, berrak ve çarpıcı bir dille sorguluyor.

Sayfa Sayısı: 488
Etiket Fiyatı: 39.5 TL