Ant-Man (2015) - Phase 2/12

Başlatan dean, 10 Eylül, 2013, 14:45:37

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

dean

Alıntı yapılan: konnektör - 19 Temmuz, 2015, 00:43:37
Çocukluğumuzda atom karınca diye bir çizgi film vardı, ondan esinlendiler sanırım.

  Ant-Man 1962'de yaratılmıştır. Atom Ant ise 1965'de. Olası bir esinlenmede durumun tam tersi olduğunu söyleyebiliriz.

xmenac

Atom Ant ile Ant-Man'in isim dışında pek benzerliği yok, kullandıkları güçler farklı. Fakat şöyle bir şey dikkatimi çekti, Atom olarak bilinen Ray Palmer karakteri de ilk olarak 1961 yılında bir çizgi romanda yer almış.

Atom Ant ismi bu iki karakterin isimlerini epey andırıyor. Ant-Man karakteri de Atom ile benzerlikler taşıyor.

rumar80

  Filmi beğendim. Eğlendim de. Bir Avengers ya da Iron Man değil ama keyifle izleniyor. Karakterler çok eğlenceli. Tam çizgi roman tadında.
   Film sonunda ve en sonunda birer ek sahne var. Gitmeyen dostlar yazılar tamamen bitene kadar otursun.
    Film içinde de bir Avenger konuk olmuş.
   Bir Guardians of The Galaxy değil ama tam yazlık eğlence. Ben yine de 8 veririm.


@Serhan

2 ek sahnenin birincisini gördüm Hope'la ilgili olanı. 2.sini bakmadan adam filmi durdurdu ne kadar sinirlendim. İzleyenler söyleyebilir mi ?
Oha okudum ama keşke izleseymişim. Videosu felan varmı ??

dean

spoiler :

  Winter Soldier'ın metalik kolu mıknatıslı pres makinesi gibi bi'şeye sıkışmıştır. Üstü başı yağlı tozlu halde Captain America ve Falcon gelir. Falcon "Stark'ı aramalımıyız" diye sorar. Cap, Tony'i aramak istemez. Bunun üzerine Falcon, Ant-Man'i kastederek "ben kimi arayacağımı biliyorum" der.

Mrtekin

Ben çok beğendim, Ant-Man, bence, GoG'dan sonraki 2. Başarı hikayesi.

İzlemesi kolay; bilimsel verileri sıkmadan çok güzel bir şekilde vermişler ve oyunculuklar cidden iyi. Senaryoya Av-2'den daha çok özenildiğini düşünüyorum.

Filmin pazarlanması Süreci de bir harikaydı.

Benden bir 9.

Marvel gerçekten çıtayı çok aştı...
They drew first blood...

emre ozdamarlar

Dun gece izledim, genel olarak begendim ama son buyuk aksiyon sekansina kadar biraz baydi beni. GoG daha rahat akan bir filmdi, bastan sona macera bitmiyordu. Ant-Man'de mevcut olan karakterleri tanidigimiz kisimlar filmin temposunu dusurmus, yok Ant-Man'in cocuguyla iliskisi, yok Wasp nasi ölmus, babasi neden kizina anlatmamis falan, icimi kiydi bu sahneler, filmin genel komedi havasina da ters dusmus biraz.

dean

Ant-Man daha Çin'de bile vizyona girmeden Dünya çapında 400 milyon'u geçti.  Muhtemelen vizyonunu 500'e yakın bir miktarda tamamlayacaktır.  Bu Ant-Man için harika bir rakam. Film vizyona girmeden önce Ant-Man'in Marvel'ın gişede çuvallayan ilk filmi olacağına inanan çok fazla insan vardı.  Ama film Marvel'ın yüz akı haline geldi. Böylece Marvel, Guardians of the Galaxy'den sonra bir kez daha istedi her karakterden başarılı filmler çıkarabilecegini kanıtlanmış oldu. Bu saatten sonra Ant-Man 2 hayal değil.

rumar80

  Wasp'i ikinci filmde görürüz herhalde.

dean

Alıntı yapılan: rumar80 - 21 Eylül, 2015, 12:55:01
  Wasp'i ikinci filmde görürüz herhalde.

  Wasp'ın Infinity War'da kesin olarak çıkacağı açıklandı. Hatta Civil War'da çıkacaktı. Ama Evangeline Lilly'nin hamileliği buna izin vermedi.

dean

Ant-Man



Öncelikle Ant-Man ile ilgili söylenmesi gereken en önemli şey bu filmin son derece sıkıntılı bir süreç geçirmiş olması. Bu film son yılların en problemli filmi. Ant-Man yapılacak diye sekiz yıl önce söylendi. Yönetmen olarak Edgar Wright açıklandı. Yıllarca projenin başındaki isimdi. Bu süreç boyunca film şekilden şekile girdi. Phase 1 için tasarlandı ama yetişmadi. Phase 3 için şekillendi o da olmadı. En sonunda yönetmenini kaybetti. Senaryosu çok sayıda değişti. Oyuncu kadrosunda değişiklikler yaşandı. Wrigth projeden ayrıldığında fanlar bile umudu kesti. Ardından Peyton Reed filmin yönetmenlik koltuğuna oturdu ve en sonunda Marvel'ın üvey evladına dönüşen film phase 2'nin final filmi olarak Age of Ultron ve Civil War gibi iki dev konunun arasında vizyona girdi.

  Daha önce filmleri değerlendirirken sadece izlediğim filmi olduğu gibi görüp değerlendirmediğimi söylemiştim. Benim için yönetmeni zaten geç yazarı, stüdyosu, projenin seyrindeki aksaklıklar veya olumlu gidişat, filmin süresi, kaç salonda vizyona girdiği, hangi tarihte vizyona girdiği hatta filmi yapan insanların filmi çekerken girdikleri ruh hali bile filmi değerlendirmem için kullandığım kriterlerdir. Bu bağlamda Ant-Man'in vizyona gireceği zamana kadarki atlattığı badireler benim filme her zaman daha bir kusurları görmeyen havada yaklaşmama neden oldu. Çünkü bu film gerçekten inanılmaz derecede zorluklar atlattı bu noktaya gelene kadar. Filme geçersek peşinen söylemek gerekirse ben filmi beğendim. Öncelikle Marvel Cinematic Universe içindeki konumu bence çok iyi. Age of Ultron ve Civil War gibi dev filmler arasında resmen bir nefes alma alanı Ant-Man. Bütün bu büyük şeyler olurken sokaktaki adamın gözünden bize Marvel Cinematic Universe'ü anlatıyor. Küçük bir insanın o dev karakterler arasında nasıl konumlandığını gösteriyor. Bu açıdan bence filmin zamanlaması ve anlatım şekli çok isabetli. Baş karakterimize baktığımız zaman ne bir tanrı, ne bir milyarder ne de bir efsanevi süper asker. Hayatı hatalarla geçmiş, küçük kızına kendisini ıspat etmeye çalışan bir baba.

  Bu nokta da yine çok önemli bir konu var. Filmi olumsuz yönde eleştiren bazı kişiler. Ant-Man için "diğer Marvel filmlerine göre basit kalmış" diyebiliyor. Şimdi bu yaklaşımın doğru olduğunu düşünmüyorum. Çünkü Marvel filmlerinin belli bir çıtası yok. İlla her film şu seviyenin üzerinde olacak denilmiyor. Marvel Cinematic Universe bir shared universe sistemidir. İçinde bulunulan evrende çok büyük konularda(Civil War) anlatılabilir, çok daha yerel çok daha basit konularda(Ant-Man) anlatılabilir. Hank Pym, Ant-Man olarak tasvir edilseydi daha büyük çaplı konular bekleyebilirdik belki. Ama Scott Lang karakterinin doğal sınırları belli. Biz Scott Lang'in Ant-Man olduğu bir filmden Kree teröristini öldürmesini, global yıkıma sebep olacak göktaşı şeklindeki bir şehri durdurmasını pek bekleyemeyiz. Scott Lang bir hırsızdır. Üstelik soygun filmi konseptiyle tasarlanan bir filme "diğer Marvel filmlerine göre basit" demek dediğim gibi bence pek adil değil. Konsept olarak beğenmemek ayrı, filmi beğenmemek ayrı. Kişi filmin konseptini beğenmeyebilir. Ama o konsept içinde filmi değerlendirmek gerekir. Bize anlatılan hikaye işliyor mu ? Önemli olan o. Mesela DCEU'ün konsepti daha karanlık tarzda filmler üzerine kurulu, ben karanlık süper kahraman filmi konseptini sevmiyorum. Ama Dawn of Justice'ı izleyeceğim zaman "bana ne, bana ne ben karanlık film sevmiyorum, kötü bu, kötü" dersem o zaman ben o filmi hiç seyretmeyeyim daha iyi. Kendi içinde değerlendirmek gerekir. Genel konsept itibari ile değerlendireceksek asıl sıkıntı Thor zaten. Çizgi romanlardaki Thor'u MCU'da yapsalardı Man of Steel, Superman'i gibi bi'şey olacaktı ama maalesef olmadı. Thor'un güçlerini bu derece basite indirgenmesi bence Ant-Man'in basitliğinden daha önemli bir konu.

  Filmin yönetmen değişikliğine gelirsek. Peyton Reed ortalamın üzerinde bir iş çıkarmış. Bunu kabul etmek lazım. Hatta bu derece darbe yemiş bir filmi iyi toparlamış onu da kabul etmek lazım. Lakin tamamen Edgar Wright'ın ellerinden çıkan bir Ant-Man fikri halen rüyalarımı süslüyor o ayrı bir konu. Film Edgar Wright'ın senaryosunun ciddi bir kısmını koruyor. Yönetmen sineması kavramına aşina olanlar kesinlikle hangi fikirlerin Edgar Wright'a ait olduğunu anlayacaktır. Özellikle Michael Pena tarafından canlandırılan Luiz karakterinin seri konuşması ile diğer karakterlerin konuşmasının eşleştirildiği sahnelerin Wright'ın kaleminden çıktığı çok belli.

  Michael Pena demişken kadroya da bakmak lazım. Marvel uzun zamandır başrollerini mizahı yönü de kuvvetli olan oyunculara veriyor. Paul Rudd ise zaten tamamen komedi filmlerinden çıkan bir oyuncu. Ant-Man'in ilk yarım saati Paul Rudd'un olduğu her sahne bir Paul Rudd komedi filmini andırıyor. Rudd genel açıdan Ant-Man rolünün hakkını vermiş. Rudd ciddileştiğinde ise filmin mizah yükünü Scott Lang'in üç arkadaşı paylaşıyor. Üç arkadaş demişken Michael Pena gerçekten filmde oyunculuğuyla herkesin bir adım önüne çıkıyor ve rol çalmayı başarıyor. Bence Marvel, Pena üzerinde rahatlıkla sağlam bir One-Shot çıkarabilir. Özellikle kız arkadaşının terk etmesi, annesinin ölmesi, babasının hapse atılması ama minibüsü alması tam One-Shot'lık bir konu. Lilly için eksta şeyler söyleyemeyiz. Ne çok iyi ne de kötü. Michael Dougles, isminin hakkını her saniye vermeyi başarmış. Carey Stoll ise rolünde başarılı olmasına rağmen klasik bir Marvel hastalığı olan vasat kötü adam karakterizasyonu yüzünden hakettiği süreyi alamamış. Kötü adam demişken Marvel'ın artık acilen bu kötü adam sorununa çare bulması lazım. Müthiş karakterler leblebi çekirdek gibi harcanıyor filmlerde bkz. Red Skull, Ronan the Accuser, Mandarin. Açıkcası Marvel Cinematic Universe'ün karakterizasyonu en iyi yapılmış kötü adamı bence açık ara Kingpin. O da dizi olmasının etkisiyle. Marvel'ın artık ağır ağır Thanos sonrası bir kötü adama yatırım yapması da lazım bence. Thanos'un 2019'dan sonra denklemden çıkacağını düşünürsek. Bir büyük kötü adama ihtiyacımız var. Fantastic Four'un hakları Marvel'a dönerse bu Galactus olabilir. Lakin şu an ona güvenilemez. Üstelik iki uzaydan gelen tehtid üst üste sıkıcı olabilir. Marvel'ın sıradaki büyük kötü adamının Mephisto olması gerektiğini düşünüyorum. Doctor Strange ile bu konuya geçiş yapabilirler. Bakalım bunu zaman gösterecek.

  Ant-Man Marvel Cinematic Universe'ün 130 milyon dolar ile en düşük bütçeli filmi oldu. Tabiki kazancıda bütçesine orantılı şekilde Guardians of the Galaxy yada yada Winter Soldier kadar yüksek olmadı. Ama daha Çinde vizyona girmeden 400 milyon Ant-Man için üstelik bu derece sıkıntılar atlatmış bir Ant-Man için çok iyi bir rakam. Eleştirisel anlamda da film başarılıydı. Devam filmi bence olasılık dışında değil. Ben Ant-Man filminin konseptini ve işleyişini beğendim. Devam filmi görmeyi çok isterim. Ama burada biraz takvim sıkıntısı var. 2019 yılı dahil filmler açıklandı biliyorsunuz. O sene Avengers: Infinity War Part II ve Inhumans vizyona girecek.  Her yıl üç film diye hesaplarsak Marvel'ın açık olduğu en yakın tarih 2019 kasım gibi duruyor. Ama başarılı olduğu takdirde o tarihte Marvel Doctor Strange 2'yi tercih edecektir. Başarılı bir Doctor Strange'e Ant-Man'i tercih etmeyecektir. Hakeza Spider-Man 2 ve Guardians of the Galaxy 3'ü saymıyorum. Hadi onlar 2020 desen o yıla devam filmi çekilme şansı yüksek olan Spider-Man, Captain Marvel, Black Panther, gibi filmler de giriyor. Bunların arasında kendisine yer ayrılması için Marvel'ın ciddi ciddi yılda üç değil dört filmi düşünmesi gerekiyor. Üstelik olası 4. Captain America, Thor ve Iron Man filmlerini saymıyoruz. Kevin Fegie asla 4. filmlere kapıyı kapatmıyor.

  Toparlarsak Ant-Man, Marvel'ın başarılı filmlerinden biri. MCU içinde Winter Soldier, Age of Ultron, Civil War, Ragnarok gibi büyük hikayeler anlatılırken, Ant-Man gibi küçük hikayelerinde gerekli olduğuna inanıyorum. Seyirciye nefes aldırdığını düşünüyorum. Umarım devamıda gelir. (Resimleri sonra ekleyeceğim. Şu an müsait değilim.)

8/10

V

Fazla birşey söylemiyeceğim filmle ilgili.

Marvel evrenindeki bütün o kargaşa heyhula içerisinde kendi küçücük öyküsü ile zihinlerimizi dinlendiren, keyifli, hoş bir dokunuş

olmuş Ant-Man.. Son Avengers filminden daha eğlenceliydi bana göre..
"İstemem,eksik olsun.."

emre ozdamarlar

Alıntı yapılan: V - 14 Kasım, 2015, 20:54:18
Son Avengers filminden daha eğlenceliydi bana göre..

Aynen katiliyorum bu cumleye.

rumar80

Ben de katılıyorum